Üzerine bina edildiği eserlere ahenk katan, kuvvetli ve zayıf zamanlı darpların çeşitlemeler ile yalnız ve veya birleşerek oluşturdukları ritmik kalıplar olan usuller; meşk sisteminin de olmazsa olmazı olarak belirlenmiştir. Bu noktada amaç; hocanın hafızasındaki eserin, talebenin hafızasına ezber yoluyla nakşetmektir. Dolayısıyla Türk müziğini gereğince öğrenmek, öğretmek ve icra edebilmek için usul bilmek gerekir.
Günümüze gelinceye dek, birçok alim/teorisyen usul kavramı üzerine eserler kaleme almışlardır. Batı notasyonunun, Türk müziğinde yaygznlzk kazandığı dönem olan XX. yüzyıl, bu anlamda ayrz bir yere sahiptir. Çünkü Rauf Yekta 'nzn, 1913 'te Encylopedie le da Musique et Dictionnarie du Conservatoire 'de Fransızca olarak yazmış olduğu Türk Musikisi yazısınzn öncülüğünde u ul konusunu ele alan çalışmalar, sayıca artış göstererek günümüze kadar gelmiştir. Kaleme alınan bu çalışmalar, günümüzde birçok müzik eğitim kurumunda usul dersleri için kaynak olarak kullanılmaktadır. Bu kaynaklarda, usul bahsinin işlenişine yönelik hem teorik, hem de icrai farklılıklar olduğu malumdur.
Yakın dönemde yazılan ve usul eğitim-öğretiminde kullanılan kaynakların tespiti; kaynaklarda yer alan tanım, tarif, tasnif ve şemaların irdelenmesi; dolayısıyla muhtevada görülen benzerlik ve farklılıkların ortaya konularak, usul eğitim-öğretiminde standart oluşturulması çalışmalarına katkı sunulması amacıyla hazırladığımız kitabımızı, istifade edilmesi ümidiyle akademisyen, icracı, talebe ve muhibbanzn takdirlerine arz ediyoruz ...
Üzerine bina edildiği eserlere ahenk katan, kuvvetli ve zayıf zamanlı darpların çeşitlemeler ile yalnız ve veya birleşerek oluşturdukları ritmik kalıplar olan usuller; meşk sisteminin de olmazsa olmazı olarak belirlenmiştir. Bu noktada amaç; hocanın hafızasındaki eserin, talebenin hafızasına ezber yoluyla nakşetmektir. Dolayısıyla Türk müziğini gereğince öğrenmek, öğretmek ve icra edebilmek için usul bilmek gerekir.
Günümüze gelinceye dek, birçok alim/teorisyen usul kavramı üzerine eserler kaleme almışlardır. Batı notasyonunun, Türk müziğinde yaygznlzk kazandığı dönem olan XX. yüzyıl, bu anlamda ayrz bir yere sahiptir. Çünkü Rauf Yekta 'nzn, 1913 'te Encylopedie le da Musique et Dictionnarie du Conservatoire 'de Fransızca olarak yazmış olduğu Türk Musikisi yazısınzn öncülüğünde u ul konusunu ele alan çalışmalar, sayıca artış göstererek günümüze kadar gelmiştir. Kaleme alınan bu çalışmalar, günümüzde birçok müzik eğitim kurumunda usul dersleri için kaynak olarak kullanılmaktadır. Bu kaynaklarda, usul bahsinin işlenişine yönelik hem teorik, hem de icrai farklılıklar olduğu malumdur.
Yakın dönemde yazılan ve usul eğitim-öğretiminde kullanılan kaynakların tespiti; kaynaklarda yer alan tanım, tarif, tasnif ve şemaların irdelenmesi; dolayısıyla muhtevada görülen benzerlik ve farklılıkların ortaya konularak, usul eğitim-öğretiminde standart oluşturulması çalışmalarına katkı sunulması amacıyla hazırladığımız kitabımızı, istifade edilmesi ümidiyle akademisyen, icracı, talebe ve muhibbanzn takdirlerine arz ediyoruz ...