Türkiye Araştırmaları Literatür Dergisi'nin 7. sayısı, "Yeni Türk Edebiyatı Tarihi" konusuna ayrıldı. Fakat daha başlangıçta, cildi oluşturacak yazılar tasarlanırken konunun genişliği, edebî türlerin çokluğu ve çalışmaların bolluğu nedeniyle Yeni Türk Edebiyatı başlığının tek ciltte ikmal edilmesinin zor olduğu düşüncesine vardık. O nedenle, “Yeni Türk Edebiyatı” başlığını iki cilt halinde ele almayı uygun gördük. Elinizdeki 7. sayımız, bu konunun ilk cildini oluşturuyor.
Yeni Türk Edebiyatı'ndan kasıt, Tanzimat'tan sonra Batı tesiriyle hemen her bakımdan yepyeni bir veçheye bürünerek günümüze kadar gelişimini sürdüren yaklaşık yüzelli yıllık bir zaman sürecinde karşımıza çıkan edebiyat anlayışıdır. Bu dönem; Yenileşme Devri Türk Edebiyatı, Batı Tesirinde Türk Edebiyatı, Batılılaşma Devri Türk Edebiyatı, Arayışlar Devri Türk Edebiyatı, Modern Türk Edebiyatı vs. gibi az çok farklı adlarla da tanımlanmıştır.
Bu bağlamda bu iki cildin yazıları; sansüre uğramış ve toplatılmış edebî eserler, müstear adlar, biyografi ve monografi, roman, popüler roman, antoloji, günlük, mukayeseli edebiyat, edebî tercümeler, şiir, edebiyat kavgaları, deneme, edebiyat terimleri, çocuk edebiyatı, edebî röportaj, Balkanlarda Türk edebiyatı, edebiyat tarihi kaynağı olarak almanaklar-salnameler-yıllıklar, mensur şiir, mizah ve hiciv, edebiyat teorisi, tiyatro, eleştiri, hikâye, ders kitapları, edebiyat sosyolojisi, edebî hatıralar, edebî mektup, yeni Türk edebiyatı tezleri, Fransa'da Türk edebiyatı üzerine yapılmış tezler, mizah dergileri, dinî dergiler, edebî dergiler, dergi özel sayıları, yeni harfli çocuk dergileri, gazeteler, Mehmet Fuad Köprülü, Ahmet Hamdi Tanpınar, Nihat Sami Banarlı, Ahmet Kabaklı ve İsmail Habib Sevük gibi konu, edebî tür ve edebiyat tarihçileri hakkındaki yazılardan oluşuyor. Türlerle ilgili yazıların büyük bir kısmı da Tanzimat'tan Cumhuriyete ve Cumhuriyet dönemi olmak üzere iki ayrı yazı halinde tasarlanmıştır. Ayrıca Malûmat, Bilgi, Dergâh, Hayat, Servet-i Fünûn, Türkiyat Mecmuası,Varlık, Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi, Millî Mecmua, Ülkü Mecmuası gibi edebiyat tarihimiz açısından son derece önemli bazı dergilerin, bu alanda faaliyet gösteren enstitülerin, yurt içi ve yurt dışı üniversitelerinde hazırlanmış ve Yeni Türk Edebiyatı alanında ciddi etkilerde bulunmuş tezlerin tanıtımlarına da yer verilmeye çalışılmıştır.
Yeni Türk Edebiyatı Tarihinin elinizdeki birinci cildinde yer alan yazılarının ilkini, Nuri Sağlam'ın “Medeniyet Tarihimizin En Girift Labirenti: Türk Edebiyatı Tarihi” başlıklı yazısı oluşturuyor. Nuri Sağlam, yazısında, Türk edebiyatı tarihi çalışmalarının tarihi ve bugüne kadar bütün ihtiyaçlara cevap verebilecek dört başı mamur bir Türk edebiyatı tarihi yazılamayışının sebepleri üzerinde durmakta ve bu
sebepler vasıtasıyla kapsamlı bir Türk edebiyatı tarihinin nasıl ve hangi şartlarda
kaleme alınabileceğine işaret ediyor.
Turan Karataş, “Türkçe Şiir Literatürü (1870-2000)” ve “Edebiyat Terimleri Kaynakçası Üzerine Bir Değerlendirme” başlıklı yazılarının ilkinde, şiir üzerine herhangi bir çalışma yapacak olan araştırıcılara çok geniş bir bibliyografik malzeme sunup bir nevi yol haritası çıkarmayı ve şiir için nelerin yazılıp yazılmadığını mümkün mertebe gözler önüne sermeyi amaçlamıştır. Dolayısıyla çok uzun soluklu ve yorucu bir mesainin ürünü olan bu yazı, şiire dair genel bir değerlendirmeyi ve bu konuda yapmış olduğu oldukça kapsamlı ve ayrıntılı bir bibliyografyayı da ihtiva ediyor. Karataş, ikinci yazısında ise, edebiyatımızın en çok ihmal edilen alanlarından biri olan “terimler” bahsinin çözüm bekleyen birtakım meselelerine temas ediyor ve bu bahse dair öne çıkan eserleri değerlendirdikten sonra konuyla alakalı önemli bir de kaynakça sunuyor.
Şahika Karaca, “Tanzimattan Cumhuriyete Türk Tiyatro Edebiyatı Literatürü” başlıklı yazısında Türk tiyatro edebiyatının tarihî gelişimiyle birlikte Tanzimat ve Meşrutiyet tiyatrolarını ayrı başlıklar altında değerlendirmiş, bu türün Tanzimat'tan Cumhuriyete kadar olan sürecini ele alan tiyatro tarihi ve eleştiri kitaplarını tek tek incelemiştir. Ayşe Demir'in “Başlangıçtan Cumhuriyete Kadar Ana Çizgileriyle Türk Hikâyesi” adlı yazısında; hikâyemizin Divan ve Halk edebiyatlarındaki serüveni, modern hikâyeciliğimizin başlangıcında yer alan Muhayyelât ve Müsameretname adlı iki önemli eser, Tanzimat, Servet-i Fünûn ve Millî edebiyat dönemlerindeki hikâye anlayışları ayrı ayrı alt başlıklar halinde değerlendirildikten sonra, başlangıçtan Cumhuriyete kadar Türk hikâyesini konu edinen çok önemli bilimsel çalışmalar değerlendirilmiştir.
Âlim Kahraman, Ayşe Demir'in yazısını tamamlayıcı nitelikteki, “Türk Edebiyatında
Hikâye Literatürü: Cumhuriyet Dönemi” adlı yazısında Türk hikâyeciliğinin Cumhuriyet dönemindeki literatürünü değerlendiriyor. Kahraman, çalışmasında, hikâyecilik üzerine yazılmış kitapları ve makaleleri, hikâye örneklerini bir araya getiren antolojileri, hikâye dergilerini, bazı dergilerin hazırladığı hikâye özel sayılarını ve daha önce yapılmış bibliyografya çalışmalarını ayrı ayrı tasnif etmiş ve ortaya çıkan malzemeyi kronolojik bir tahlile tabi tutmuştur.
Bu sayının hiç kuşkusuz en orijinal yazılarından biri Ali Birinci'nin “Osmanlı Devletinde Matbuat ve Neşriyat Yasakları Tarihine Medhal” başlıklı yazısıdır. Osmanlı Türk toplumunun içinde yaşadığı siyasî, sosyal ve kültürel şartların doğru bir şekilde anlaşılması ve yorumlanması bakımından büyük bir önemi haiz olan fakat bugüne kadar çeşitli düşüncelerle hicvedilip lânetlenerek âdeta israf edilen yasaklar ilk defa bütün teferruatıyla bu yazıda ele alınmakta ve tam bir vukufiyetle değerlendirilmektedir.
Cüneyd Okay'ın “Eski Harfli Çocuk Dergileri” başlıklı yazısında Lâtin harflerinin kabul edildiği 1928 yılına kadar çıkan eski harfli çocuk dergileri ana hatları ile ele alınmakta, bunlar arasında çocuk edebiyatının oluşmasına ve gelişmesine kaynaklık etmiş olanlar tespit edilerek kısaca değerlendirilmekte ve eski harfli çocuk dergilerinin eksiksiz bir listesi sunulmaktadır.
Alev Sınar; “Türkiye'de Çocuk Edebiyatı Çalışmaları” başlıklı yazısında çocuk edebiyatının doğuşu ve gelişimi ile birlikte ikinci yaşla ergenlik dönemi arasındaki süreci kapsayan zaman içinde çocukların ilgi, ihtiyaç, gelişim ve algılama düzeylerine hitap eden ve destan devrinden günümüze kadar muhtelif türlerde ortaya konan estetik ve edebî eserleri bahis konusu ediyor. Sınar, ayrıca, 1948'den 2004'e kadar çocuk edebiyatı ödülü almış olan yazar ve eserleri de kronolojik olarak sıralanmıştır.
“Tanzimattan Cumhuriyete Edebiyat Ders Kitapları” başlıklı yazısında 1839-1923 yılları arasındaki Türk edebiyatı eğitim ve öğretiminin nasıl yapıldığını ve ne şekilde geliştiğini inceleyen Celile Eren Argıt, bu dönemde açılan çeşitli okulların Türk edebiyatı derslerinde okutulan ders kitaplarını rüşdiye, idadi-sultânî, yüksek okul seviyelerine göre sınıflandırıp kendi içlerinde kronolojik olarak düzenledikten sonra bu kitaplar hakkında tanıtıcı bilgiler vermiş, edebiyat tarihi başlığını taşıyanları ise daha ayrıntılı bir şekilde incelemiştir.
Abdullah Uçman'ın “Değişen Değerler Karşısında Ahmet Hamdi Tanpınar” adlı nefis yazısında, şiir, hikâye, roman, deneme, monografi, edebî tenkit ve edebiyat tarihi alanlarında kaleme aldığı son derece kıymetli eserlerle Türk kültür ve edebiyat tarihinde kendisine müstesna bir yer edinen Ahmet Hamdi Tanpınar konu edilmekte; son otuz yılın en çok konuşulan ve hakkında yazı yazılan çok yönlü bir sanatkâr ve düşünce adamı olan Tanpınar'ın eserleri, fikirleri ve şahsiyetine dair çok kıymetli bilgiler verilmektedir.
Muharrem Dayanç, “Yeni Türk Edebiyatında Edebiyat Teorisi Literatürü Üzerine
Bir Deneme” başlıklı yazısında, kısa bir girişten sonra Ahmet Cevdet Paşa'nın Belâgat-ı Osmaniye adlı eserinden başlayarak günümüze kadar yazılan teori kitaplarını değerlendirmekte ve yazının sonunda konuyla alâkalı zengin bir bibliyografya sunmaktadır.
Bahriye Çeri'nin “Türkiye Üniversitelerinde Yeni Türk Edebiyatı Alanında Yapılmış
Yüksek Lisans ve Doktora Tezlerinin Konularına Göre Sınıflandırılmış Bibliyografyası” başlıklı yazısında, Türkiye üniversitelerinde yapılan yeni Türk edebiyatı tezleri dönemlere, ekollere ve konularına göre tasnif edilerek hangi dönemde hangi tür çalışmaların yoğunlaştığı istatistikî veri ve adet olarak belirtilmiştir.
“Balkanlarda Yeni Türk Edebiyatı Literatürü” adlı yazısında 1860-2005 yılları arasında Balkanlardaki Yeni Türk edebiyatıyla ilgili yayınları tespit etmeyi amaçlayan
Yılmaz Taşçıoğlu, Türk edebiyatıyla Balkan edebiyatları arasındaki ilişkinin tarihî seyriyle birlikte muhtelif edebî türlerde Balkan dillerine çevrilen eserleri dört dönem halinde inceliyor. Taşçıoğlu, yazısının sonuna da, türlere göre tasnif edilmiş çok kıymetli bir bibliyografya ilâve etmiştir.
Cafer Gariper, “Türk Edebiyatında Mensur Şiir” adlı yazısında, mensur şiirin ortaya çıkış sürecini, türün mensur şiir olarak adlandırılmasını, edebî bir tür olarak tarifini ve özelliklerini, Türk edebiyatına girişini ve gelişimini inceledikten sonra bu konuda yapılmış çalışmaları tezler, kitaplar, makaleler, denemeler, ansiklopedi maddeleri şeklinde kategorize ederek değerlendirmiştir. Yazar, konuyla alâkalı kapsamlı bir bibliyografyayı da yazısının sonuna ilâve etmiştir.
Bu sayının dergi tanıtım yazılarını oluşturan ve her birinin titiz birer çalışma sürecinin
ürünü oldukları belli olan yazılarda; Abdullah Uçman'ın Dergâh, Bilgi, Hayat ve Ma‘lumat, Nuran Özlük'ün Millî Mecmua; İsmail Karaca'nın İstanbul Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi Dergisi, Çilem Tercüman'ın Ülkü ve Kübra Andı'nın Servet-i Fünûn dergilerini tanıtıyorlar.
Banu Öztürk Bayramoğlu'nun “Fransa'da Türk Edebiyatı Üzerine Yapılmış Tezler ve “La Présence française dans les débuts de la modernité littéraire turque” (Modern Türk Edebiyatı'nın Başlangıcında Fransız Varlığı) Adlı Doktora Tezi Üzerine” adlı yazısında ise Fransa'da yapılmış yeni Türk edebiyatı alanında değerlendirebilecek tezlerin bir listesi verilmiş ve bunlar arasından da Esengül Mete Yuva'nın Türk edebiyatının belli bir dönemini ve bu dönemin eserlerini farklı bir yaklaşımla değerlendirdiği, bugüne kadar söylenmemiş yahut farkına varılmamış bazı önemli hususlara dikkat çektiği doktora tezi ayrıntılı bir şekilde incelenmiştir.
Yeni Türk Edebiyatı Tarihinin literatürüne ayırmış olduğumuz sayılarımızın - elinizdeki- ilk cildinin söyleşisini, bu alanın önemli isimlerinden Orhan Okay ile yaptık. Türk Edebiyatı Tarihi üzerine yaptığımız röportajda edebiyat tarihimizin bütün meseleleri engin bir vukufla dile getirilmiştir. Bu yönüyle de, edebiyat araştırıcıları için son derece faydalı olacağını ümit ediyoruz.
Tanzimat'tan sonra edebiyatımıza girmeye başlayan edebî türlerin tarihî gelişimi, haklarında yapılmış bilimsel çalışmaların değerlendirilmesi ve nihayet türe ait önemli kaynakların sıralanması şeklinde tanzim edilen makalelerin yer aldığı bu sayı, hiç kuşku yok ki henüz yazılamamış olan kapsamlı ve mükemmel bir Türk edebiyatı tarihi için vazgeçilmez bir başvuru kaynağı olacaktır. Ancak bütünüyle kusursuz ve eksiksiz bir sayı olduğu iddiasında da değiliz.
Bu cildin ikmal edilmesinde çok kişinin emeği bulunuyor. Bu vesileyle Yeni Türk Edebiyatı sayılarımızın editörlüğünü üstlenen Sayın Nuri Sağlam'a, kendilerine gönderdiğimiz yazıları büyük bir dikkatle inceleyen ve yorumlarını esirgemeyen hakemlerimize ve yazılarıyla katkıda bulunan yazarlarımıza sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Bu sayıda ele alamadığımız -roman vb. gibi- yeni edebî türlerin ve o alanlardaki literatürlerin ele alınacağı -aynı zamanda 8. sayımızı da oluşturacak olan- Yeni
Türk Edebiyatı Tarihi Literatürü'nün İkinci Cildi'nde buluşmak dileğiyle…
Türkiye Araştırmaları Literatür Dergisi
Türkiye Araştırmaları Literatür Dergisi'nin 7. sayısı, "Yeni Türk Edebiyatı Tarihi" konusuna ayrıldı. Fakat daha başlangıçta, cildi oluşturacak yazılar tasarlanırken konunun genişliği, edebî türlerin çokluğu ve çalışmaların bolluğu nedeniyle Yeni Türk Edebiyatı başlığının tek ciltte ikmal edilmesinin zor olduğu düşüncesine vardık. O nedenle, “Yeni Türk Edebiyatı” başlığını iki cilt halinde ele almayı uygun gördük. Elinizdeki 7. sayımız, bu konunun ilk cildini oluşturuyor.
Yeni Türk Edebiyatı'ndan kasıt, Tanzimat'tan sonra Batı tesiriyle hemen her bakımdan yepyeni bir veçheye bürünerek günümüze kadar gelişimini sürdüren yaklaşık yüzelli yıllık bir zaman sürecinde karşımıza çıkan edebiyat anlayışıdır. Bu dönem; Yenileşme Devri Türk Edebiyatı, Batı Tesirinde Türk Edebiyatı, Batılılaşma Devri Türk Edebiyatı, Arayışlar Devri Türk Edebiyatı, Modern Türk Edebiyatı vs. gibi az çok farklı adlarla da tanımlanmıştır.
Bu bağlamda bu iki cildin yazıları; sansüre uğramış ve toplatılmış edebî eserler, müstear adlar, biyografi ve monografi, roman, popüler roman, antoloji, günlük, mukayeseli edebiyat, edebî tercümeler, şiir, edebiyat kavgaları, deneme, edebiyat terimleri, çocuk edebiyatı, edebî röportaj, Balkanlarda Türk edebiyatı, edebiyat tarihi kaynağı olarak almanaklar-salnameler-yıllıklar, mensur şiir, mizah ve hiciv, edebiyat teorisi, tiyatro, eleştiri, hikâye, ders kitapları, edebiyat sosyolojisi, edebî hatıralar, edebî mektup, yeni Türk edebiyatı tezleri, Fransa'da Türk edebiyatı üzerine yapılmış tezler, mizah dergileri, dinî dergiler, edebî dergiler, dergi özel sayıları, yeni harfli çocuk dergileri, gazeteler, Mehmet Fuad Köprülü, Ahmet Hamdi Tanpınar, Nihat Sami Banarlı, Ahmet Kabaklı ve İsmail Habib Sevük gibi konu, edebî tür ve edebiyat tarihçileri hakkındaki yazılardan oluşuyor. Türlerle ilgili yazıların büyük bir kısmı da Tanzimat'tan Cumhuriyete ve Cumhuriyet dönemi olmak üzere iki ayrı yazı halinde tasarlanmıştır. Ayrıca Malûmat, Bilgi, Dergâh, Hayat, Servet-i Fünûn, Türkiyat Mecmuası,Varlık, Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi, Millî Mecmua, Ülkü Mecmuası gibi edebiyat tarihimiz açısından son derece önemli bazı dergilerin, bu alanda faaliyet gösteren enstitülerin, yurt içi ve yurt dışı üniversitelerinde hazırlanmış ve Yeni Türk Edebiyatı alanında ciddi etkilerde bulunmuş tezlerin tanıtımlarına da yer verilmeye çalışılmıştır.
Yeni Türk Edebiyatı Tarihinin elinizdeki birinci cildinde yer alan yazılarının ilkini, Nuri Sağlam'ın “Medeniyet Tarihimizin En Girift Labirenti: Türk Edebiyatı Tarihi” başlıklı yazısı oluşturuyor. Nuri Sağlam, yazısında, Türk edebiyatı tarihi çalışmalarının tarihi ve bugüne kadar bütün ihtiyaçlara cevap verebilecek dört başı mamur bir Türk edebiyatı tarihi yazılamayışının sebepleri üzerinde durmakta ve bu
sebepler vasıtasıyla kapsamlı bir Türk edebiyatı tarihinin nasıl ve hangi şartlarda
kaleme alınabileceğine işaret ediyor.
Turan Karataş, “Türkçe Şiir Literatürü (1870-2000)” ve “Edebiyat Terimleri Kaynakçası Üzerine Bir Değerlendirme” başlıklı yazılarının ilkinde, şiir üzerine herhangi bir çalışma yapacak olan araştırıcılara çok geniş bir bibliyografik malzeme sunup bir nevi yol haritası çıkarmayı ve şiir için nelerin yazılıp yazılmadığını mümkün mertebe gözler önüne sermeyi amaçlamıştır. Dolayısıyla çok uzun soluklu ve yorucu bir mesainin ürünü olan bu yazı, şiire dair genel bir değerlendirmeyi ve bu konuda yapmış olduğu oldukça kapsamlı ve ayrıntılı bir bibliyografyayı da ihtiva ediyor. Karataş, ikinci yazısında ise, edebiyatımızın en çok ihmal edilen alanlarından biri olan “terimler” bahsinin çözüm bekleyen birtakım meselelerine temas ediyor ve bu bahse dair öne çıkan eserleri değerlendirdikten sonra konuyla alakalı önemli bir de kaynakça sunuyor.
Şahika Karaca, “Tanzimattan Cumhuriyete Türk Tiyatro Edebiyatı Literatürü” başlıklı yazısında Türk tiyatro edebiyatının tarihî gelişimiyle birlikte Tanzimat ve Meşrutiyet tiyatrolarını ayrı başlıklar altında değerlendirmiş, bu türün Tanzimat'tan Cumhuriyete kadar olan sürecini ele alan tiyatro tarihi ve eleştiri kitaplarını tek tek incelemiştir. Ayşe Demir'in “Başlangıçtan Cumhuriyete Kadar Ana Çizgileriyle Türk Hikâyesi” adlı yazısında; hikâyemizin Divan ve Halk edebiyatlarındaki serüveni, modern hikâyeciliğimizin başlangıcında yer alan Muhayyelât ve Müsameretname adlı iki önemli eser, Tanzimat, Servet-i Fünûn ve Millî edebiyat dönemlerindeki hikâye anlayışları ayrı ayrı alt başlıklar halinde değerlendirildikten sonra, başlangıçtan Cumhuriyete kadar Türk hikâyesini konu edinen çok önemli bilimsel çalışmalar değerlendirilmiştir.
Âlim Kahraman, Ayşe Demir'in yazısını tamamlayıcı nitelikteki, “Türk Edebiyatında
Hikâye Literatürü: Cumhuriyet Dönemi” adlı yazısında Türk hikâyeciliğinin Cumhuriyet dönemindeki literatürünü değerlendiriyor. Kahraman, çalışmasında, hikâyecilik üzerine yazılmış kitapları ve makaleleri, hikâye örneklerini bir araya getiren antolojileri, hikâye dergilerini, bazı dergilerin hazırladığı hikâye özel sayılarını ve daha önce yapılmış bibliyografya çalışmalarını ayrı ayrı tasnif etmiş ve ortaya çıkan malzemeyi kronolojik bir tahlile tabi tutmuştur.
Bu sayının hiç kuşkusuz en orijinal yazılarından biri Ali Birinci'nin “Osmanlı Devletinde Matbuat ve Neşriyat Yasakları Tarihine Medhal” başlıklı yazısıdır. Osmanlı Türk toplumunun içinde yaşadığı siyasî, sosyal ve kültürel şartların doğru bir şekilde anlaşılması ve yorumlanması bakımından büyük bir önemi haiz olan fakat bugüne kadar çeşitli düşüncelerle hicvedilip lânetlenerek âdeta israf edilen yasaklar ilk defa bütün teferruatıyla bu yazıda ele alınmakta ve tam bir vukufiyetle değerlendirilmektedir.
Cüneyd Okay'ın “Eski Harfli Çocuk Dergileri” başlıklı yazısında Lâtin harflerinin kabul edildiği 1928 yılına kadar çıkan eski harfli çocuk dergileri ana hatları ile ele alınmakta, bunlar arasında çocuk edebiyatının oluşmasına ve gelişmesine kaynaklık etmiş olanlar tespit edilerek kısaca değerlendirilmekte ve eski harfli çocuk dergilerinin eksiksiz bir listesi sunulmaktadır.
Alev Sınar; “Türkiye'de Çocuk Edebiyatı Çalışmaları” başlıklı yazısında çocuk edebiyatının doğuşu ve gelişimi ile birlikte ikinci yaşla ergenlik dönemi arasındaki süreci kapsayan zaman içinde çocukların ilgi, ihtiyaç, gelişim ve algılama düzeylerine hitap eden ve destan devrinden günümüze kadar muhtelif türlerde ortaya konan estetik ve edebî eserleri bahis konusu ediyor. Sınar, ayrıca, 1948'den 2004'e kadar çocuk edebiyatı ödülü almış olan yazar ve eserleri de kronolojik olarak sıralanmıştır.
“Tanzimattan Cumhuriyete Edebiyat Ders Kitapları” başlıklı yazısında 1839-1923 yılları arasındaki Türk edebiyatı eğitim ve öğretiminin nasıl yapıldığını ve ne şekilde geliştiğini inceleyen Celile Eren Argıt, bu dönemde açılan çeşitli okulların Türk edebiyatı derslerinde okutulan ders kitaplarını rüşdiye, idadi-sultânî, yüksek okul seviyelerine göre sınıflandırıp kendi içlerinde kronolojik olarak düzenledikten sonra bu kitaplar hakkında tanıtıcı bilgiler vermiş, edebiyat tarihi başlığını taşıyanları ise daha ayrıntılı bir şekilde incelemiştir.
Abdullah Uçman'ın “Değişen Değerler Karşısında Ahmet Hamdi Tanpınar” adlı nefis yazısında, şiir, hikâye, roman, deneme, monografi, edebî tenkit ve edebiyat tarihi alanlarında kaleme aldığı son derece kıymetli eserlerle Türk kültür ve edebiyat tarihinde kendisine müstesna bir yer edinen Ahmet Hamdi Tanpınar konu edilmekte; son otuz yılın en çok konuşulan ve hakkında yazı yazılan çok yönlü bir sanatkâr ve düşünce adamı olan Tanpınar'ın eserleri, fikirleri ve şahsiyetine dair çok kıymetli bilgiler verilmektedir.
Muharrem Dayanç, “Yeni Türk Edebiyatında Edebiyat Teorisi Literatürü Üzerine
Bir Deneme” başlıklı yazısında, kısa bir girişten sonra Ahmet Cevdet Paşa'nın Belâgat-ı Osmaniye adlı eserinden başlayarak günümüze kadar yazılan teori kitaplarını değerlendirmekte ve yazının sonunda konuyla alâkalı zengin bir bibliyografya sunmaktadır.
Bahriye Çeri'nin “Türkiye Üniversitelerinde Yeni Türk Edebiyatı Alanında Yapılmış
Yüksek Lisans ve Doktora Tezlerinin Konularına Göre Sınıflandırılmış Bibliyografyası” başlıklı yazısında, Türkiye üniversitelerinde yapılan yeni Türk edebiyatı tezleri dönemlere, ekollere ve konularına göre tasnif edilerek hangi dönemde hangi tür çalışmaların yoğunlaştığı istatistikî veri ve adet olarak belirtilmiştir.
“Balkanlarda Yeni Türk Edebiyatı Literatürü” adlı yazısında 1860-2005 yılları arasında Balkanlardaki Yeni Türk edebiyatıyla ilgili yayınları tespit etmeyi amaçlayan
Yılmaz Taşçıoğlu, Türk edebiyatıyla Balkan edebiyatları arasındaki ilişkinin tarihî seyriyle birlikte muhtelif edebî türlerde Balkan dillerine çevrilen eserleri dört dönem halinde inceliyor. Taşçıoğlu, yazısının sonuna da, türlere göre tasnif edilmiş çok kıymetli bir bibliyografya ilâve etmiştir.
Cafer Gariper, “Türk Edebiyatında Mensur Şiir” adlı yazısında, mensur şiirin ortaya çıkış sürecini, türün mensur şiir olarak adlandırılmasını, edebî bir tür olarak tarifini ve özelliklerini, Türk edebiyatına girişini ve gelişimini inceledikten sonra bu konuda yapılmış çalışmaları tezler, kitaplar, makaleler, denemeler, ansiklopedi maddeleri şeklinde kategorize ederek değerlendirmiştir. Yazar, konuyla alâkalı kapsamlı bir bibliyografyayı da yazısının sonuna ilâve etmiştir.
Bu sayının dergi tanıtım yazılarını oluşturan ve her birinin titiz birer çalışma sürecinin
ürünü oldukları belli olan yazılarda; Abdullah Uçman'ın Dergâh, Bilgi, Hayat ve Ma‘lumat, Nuran Özlük'ün Millî Mecmua; İsmail Karaca'nın İstanbul Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi Dergisi, Çilem Tercüman'ın Ülkü ve Kübra Andı'nın Servet-i Fünûn dergilerini tanıtıyorlar.
Banu Öztürk Bayramoğlu'nun “Fransa'da Türk Edebiyatı Üzerine Yapılmış Tezler ve “La Présence française dans les débuts de la modernité littéraire turque” (Modern Türk Edebiyatı'nın Başlangıcında Fransız Varlığı) Adlı Doktora Tezi Üzerine” adlı yazısında ise Fransa'da yapılmış yeni Türk edebiyatı alanında değerlendirebilecek tezlerin bir listesi verilmiş ve bunlar arasından da Esengül Mete Yuva'nın Türk edebiyatının belli bir dönemini ve bu dönemin eserlerini farklı bir yaklaşımla değerlendirdiği, bugüne kadar söylenmemiş yahut farkına varılmamış bazı önemli hususlara dikkat çektiği doktora tezi ayrıntılı bir şekilde incelenmiştir.
Yeni Türk Edebiyatı Tarihinin literatürüne ayırmış olduğumuz sayılarımızın - elinizdeki- ilk cildinin söyleşisini, bu alanın önemli isimlerinden Orhan Okay ile yaptık. Türk Edebiyatı Tarihi üzerine yaptığımız röportajda edebiyat tarihimizin bütün meseleleri engin bir vukufla dile getirilmiştir. Bu yönüyle de, edebiyat araştırıcıları için son derece faydalı olacağını ümit ediyoruz.
Tanzimat'tan sonra edebiyatımıza girmeye başlayan edebî türlerin tarihî gelişimi, haklarında yapılmış bilimsel çalışmaların değerlendirilmesi ve nihayet türe ait önemli kaynakların sıralanması şeklinde tanzim edilen makalelerin yer aldığı bu sayı, hiç kuşku yok ki henüz yazılamamış olan kapsamlı ve mükemmel bir Türk edebiyatı tarihi için vazgeçilmez bir başvuru kaynağı olacaktır. Ancak bütünüyle kusursuz ve eksiksiz bir sayı olduğu iddiasında da değiliz.
Bu cildin ikmal edilmesinde çok kişinin emeği bulunuyor. Bu vesileyle Yeni Türk Edebiyatı sayılarımızın editörlüğünü üstlenen Sayın Nuri Sağlam'a, kendilerine gönderdiğimiz yazıları büyük bir dikkatle inceleyen ve yorumlarını esirgemeyen hakemlerimize ve yazılarıyla katkıda bulunan yazarlarımıza sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Bu sayıda ele alamadığımız -roman vb. gibi- yeni edebî türlerin ve o alanlardaki literatürlerin ele alınacağı -aynı zamanda 8. sayımızı da oluşturacak olan- Yeni
Türk Edebiyatı Tarihi Literatürü'nün İkinci Cildi'nde buluşmak dileğiyle…
Türkiye Araştırmaları Literatür Dergisi