Türkiye İktisat Tarihi araştırmaları, Türkiye'nin nevi şahsına münhasır (sui generis) bir iktisadi sistem oluşturduklarını göstermektedir.
Türklerin Ortaasya'dan getirdikleri tecrübe birikimi, Anadolu'da ve yerleştikleri bölgelerde mirasçı oldukları mahalli gelenekler İslam ilkeleri ışığında asırlarca süren ve birbirlerine eklenen çabalarla özgün bir sistem oluşturmuştur.
Bu sistem batı ile etkileşim halinde olmuş ve XVIII. yüzyıl sonlarına kadar batının oluşumuna da katkıda bulunmuştur. Elinizdeki kitap bir iktisatçı gözü ile Türk tarihini çoğu zaman belgelerden hareketle anlama ve yorumlama çabalarını aksettirmektedir.
Aynı zamanda İktisadın, öncelikle bir hesap-hendese konusu değil bir kültür konusu olduğunu belirtmekte ve gerçekten Türkiye'nin ihiyaçlarını dikkate alan bir iktisat teorisinin vücut bulacağını ümit etmektedir.
Türkiye İktisat Tarihi araştırmaları, Türkiye'nin nevi şahsına münhasır (sui generis) bir iktisadi sistem oluşturduklarını göstermektedir.
Türklerin Ortaasya'dan getirdikleri tecrübe birikimi, Anadolu'da ve yerleştikleri bölgelerde mirasçı oldukları mahalli gelenekler İslam ilkeleri ışığında asırlarca süren ve birbirlerine eklenen çabalarla özgün bir sistem oluşturmuştur.
Bu sistem batı ile etkileşim halinde olmuş ve XVIII. yüzyıl sonlarına kadar batının oluşumuna da katkıda bulunmuştur. Elinizdeki kitap bir iktisatçı gözü ile Türk tarihini çoğu zaman belgelerden hareketle anlama ve yorumlama çabalarını aksettirmektedir.
Aynı zamanda İktisadın, öncelikle bir hesap-hendese konusu değil bir kültür konusu olduğunu belirtmekte ve gerçekten Türkiye'nin ihiyaçlarını dikkate alan bir iktisat teorisinin vücut bulacağını ümit etmektedir.