1990 Yunus Nadi Ödülü
Bu kitap, "akademik kariyer"e devam etmeyi düşündüğüm bir dönemde, hazırladığım "doktora tezi"nin kısaltılmış bir düzenlenmesidir. Ancak, 1980 sonrası YÖK uygulaması, bu düşüncemi ve idealimi gerçekleştirme olanağını fiilen ortadan kaldırmıştır.
"Türkiye'de Parti Örgütlenmesi"ni, tez konusu olarak rastlantı sonucu seçmedim. Bu seçimde, iki temel neden benim açımdan önemli olmuştur. Birincisi, "bir yönetim biçimi" olarak demokrasiye inanan ve bütün gerçekleriyle Türkiye'de gerçekleşmesini isteyen herkes gibi, demokrasilerin vazgeçilmez unsuru sayılan siyasal partilerin uygulamada yapabildikleri katkıyı öğrenmek isteğidir. Gerçek anlamda çoğulcu bir demokrasi, ailede, okulda, işyerinde, toplumun her yerinde ve her kesiminde tüm bireylerin yönetime ve kararlara katılmasıyla sağlanabilir. Böylesine yaygın bir katılmayı gerçekleştirmekte, siyasal partilerin katkısının oranı ve düzeyi ne olabilirdi? Bunu, yakın geçmişi inceleyerek öğrenmek istedim.
Diğer neden ise, demokrasimizde bir "kuşak sorunu" bulunup bulunmadığını öğrenme merakıdır. Bizim kuşağımız, genellikle çok partili demokrasi deneyi başlarken ya da bu deneyin ilk yıllarında dünyaya gelmiştir. Kuşak olarak, çok partili bir düzende yaşıyor, ancak, çoğunlukla tek parti döneminde yetişmiş siyaset adamlarınca yönetiliyorduk. Belki bu yüzden, ülkenin karşılaştığı sorunlara çağdaş çözümler bulunamıyor, bulunanlar da uygulanamıyordu. Siyasal partilerin, ülkemiz yönetimindeki yeri ve etkinliği nedeniyle, bu çelişkinin kaynağını biraz da partilerin yapılarında, geçmişlerinde, örgütlenişlerinde ve işleyişlerinde arama gereğini duydum.
...
Bu çalışmayla ben, kendi ölçülerim içinde, ülkemiz bilimine ve demokrasisine katkıda bulunmaya, kişisel sorumluluğumu yerine getirmeye çalıştım. Bu konuyu yeniden ele alarak geliştirebilecek olanlara bir kaynak oluşturabildi isem kendimi mutlu sayacağım.
Eylül 1991
Dr. Mehmet Kabasakal
1990 Yunus Nadi Ödülü
Bu kitap, "akademik kariyer"e devam etmeyi düşündüğüm bir dönemde, hazırladığım "doktora tezi"nin kısaltılmış bir düzenlenmesidir. Ancak, 1980 sonrası YÖK uygulaması, bu düşüncemi ve idealimi gerçekleştirme olanağını fiilen ortadan kaldırmıştır.
"Türkiye'de Parti Örgütlenmesi"ni, tez konusu olarak rastlantı sonucu seçmedim. Bu seçimde, iki temel neden benim açımdan önemli olmuştur. Birincisi, "bir yönetim biçimi" olarak demokrasiye inanan ve bütün gerçekleriyle Türkiye'de gerçekleşmesini isteyen herkes gibi, demokrasilerin vazgeçilmez unsuru sayılan siyasal partilerin uygulamada yapabildikleri katkıyı öğrenmek isteğidir. Gerçek anlamda çoğulcu bir demokrasi, ailede, okulda, işyerinde, toplumun her yerinde ve her kesiminde tüm bireylerin yönetime ve kararlara katılmasıyla sağlanabilir. Böylesine yaygın bir katılmayı gerçekleştirmekte, siyasal partilerin katkısının oranı ve düzeyi ne olabilirdi? Bunu, yakın geçmişi inceleyerek öğrenmek istedim.
Diğer neden ise, demokrasimizde bir "kuşak sorunu" bulunup bulunmadığını öğrenme merakıdır. Bizim kuşağımız, genellikle çok partili demokrasi deneyi başlarken ya da bu deneyin ilk yıllarında dünyaya gelmiştir. Kuşak olarak, çok partili bir düzende yaşıyor, ancak, çoğunlukla tek parti döneminde yetişmiş siyaset adamlarınca yönetiliyorduk. Belki bu yüzden, ülkenin karşılaştığı sorunlara çağdaş çözümler bulunamıyor, bulunanlar da uygulanamıyordu. Siyasal partilerin, ülkemiz yönetimindeki yeri ve etkinliği nedeniyle, bu çelişkinin kaynağını biraz da partilerin yapılarında, geçmişlerinde, örgütlenişlerinde ve işleyişlerinde arama gereğini duydum.
...
Bu çalışmayla ben, kendi ölçülerim içinde, ülkemiz bilimine ve demokrasisine katkıda bulunmaya, kişisel sorumluluğumu yerine getirmeye çalıştım. Bu konuyu yeniden ele alarak geliştirebilecek olanlara bir kaynak oluşturabildi isem kendimi mutlu sayacağım.
Eylül 1991
Dr. Mehmet Kabasakal