Türkler Meydan Okuyor Hangi Batı Hangi Uygarlık

Stok Kodu:
9789944116138
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
431
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2007-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%15 indirimli
80,00
68,00
9789944116138
419055
Türkler Meydan Okuyor
Türkler Meydan Okuyor Hangi Batı Hangi Uygarlık
68.00

Bin yıldır tarihin bir kefesinde Türkler var, diğerinde Avrupa'nın tamamı. Bunun anlamı nedir?

Onlar bizim hakkımızda önyargılıdır da biz onlar hakkında değil miyiz? Aradaki fark nedir?

İnsanlık tarihi Rönesans'la mı başladı ki "uygarlık" deyince kendi uygarlıklarımız hiç gelmiyor aklımıza?..

Din, mezhep ve ırk savaşları Türklerin mi yüzkarasıdır, Batının mı?

"İnsan hakları mı" daha kapsamlıdır, "kul hakları" mı?

Neden onlarınki "işgâl"ken, bizimki "fetih"?..

Onlar elliden fazla ülkenin resmî dilini değiştirirken, biz bir tekine dahi dokunmuş muyuz?..

Kendi büyüklüğümüzü bilmezsek daha da küçülmez miyiz?

"Küreselcilik"; ülkelerin ulusal değerlerini gözden düşürerek hayat bulmaya çalışan yeni sömürgecilik anlayışından başka nedir ki?..

Eğer beyniniz ve ruhunuz işgâl edilmişse, ülkenizin işgâline gerek kalmaz. Çünkü zaten başkaları için çalışıyorsunuz demektir.

Eğer Türkiye'de Türklerden ve Türklükten söz etmek yürek işi olmuşsa, orası Türklerin ülkesi olmaktan bir miktar çıkmış demektir.

Eğer bir ülkede vatansever olmak kusur olmaya başlamışsa, bu durum daha da vatansever olmanızı gerektiriyor demektir.

Ve önemli olan; işbirlikçilerin ne yaptığından çok, öyle olmayanların ne yaptığıdır.

Batılılar ve içimizdeki uzantılarıyla hesaplaşmada beyninizdeki zincirler kırılacak; Batılılığı da, Türklüğü de yeniden düşünmeye başlayacak, yeni keşiflere çıkacaksınız.

Yeniden büyüyebilmek, büyük olduğunuzu tüm gerekçeleriyle kavramaktan geçiyor.

Elinizdeki kitapla salt bunu kavramakla kalmayacak; millî ihtirasla da tutuşacaksınız.

Bin yıldır tarihin bir kefesinde Türkler var, diğerinde Avrupa'nın tamamı. Bunun anlamı nedir?

Onlar bizim hakkımızda önyargılıdır da biz onlar hakkında değil miyiz? Aradaki fark nedir?

İnsanlık tarihi Rönesans'la mı başladı ki "uygarlık" deyince kendi uygarlıklarımız hiç gelmiyor aklımıza?..

Din, mezhep ve ırk savaşları Türklerin mi yüzkarasıdır, Batının mı?

"İnsan hakları mı" daha kapsamlıdır, "kul hakları" mı?

Neden onlarınki "işgâl"ken, bizimki "fetih"?..

Onlar elliden fazla ülkenin resmî dilini değiştirirken, biz bir tekine dahi dokunmuş muyuz?..

Kendi büyüklüğümüzü bilmezsek daha da küçülmez miyiz?

"Küreselcilik"; ülkelerin ulusal değerlerini gözden düşürerek hayat bulmaya çalışan yeni sömürgecilik anlayışından başka nedir ki?..

Eğer beyniniz ve ruhunuz işgâl edilmişse, ülkenizin işgâline gerek kalmaz. Çünkü zaten başkaları için çalışıyorsunuz demektir.

Eğer Türkiye'de Türklerden ve Türklükten söz etmek yürek işi olmuşsa, orası Türklerin ülkesi olmaktan bir miktar çıkmış demektir.

Eğer bir ülkede vatansever olmak kusur olmaya başlamışsa, bu durum daha da vatansever olmanızı gerektiriyor demektir.

Ve önemli olan; işbirlikçilerin ne yaptığından çok, öyle olmayanların ne yaptığıdır.

Batılılar ve içimizdeki uzantılarıyla hesaplaşmada beyninizdeki zincirler kırılacak; Batılılığı da, Türklüğü de yeniden düşünmeye başlayacak, yeni keşiflere çıkacaksınız.

Yeniden büyüyebilmek, büyük olduğunuzu tüm gerekçeleriyle kavramaktan geçiyor.

Elinizdeki kitapla salt bunu kavramakla kalmayacak; millî ihtirasla da tutuşacaksınız.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat