UP XIV / Underground Poetix XIV Dergisi Sayı : 11 / Şubat 2016

Kolektif

Underground Poetix XIV Dergisi

Stok Kodu:

3990000032181

Boyut:

21.00x26.00

Sayfa Sayısı:

Baskı:

Basım Tarihi:

2016-02

Kapak Türü:

Ciltsiz

Kağıt Türü:

2. Hamur

Dili:

Türkçe

Kategori:

Periyodik Yayınlar/ Diğer

%5 indirimli

6^,93

6^,58

Satışa çıktığında haber ver

Tavsiye et Hata bildir

3990000032181

608508

https://www.siyasalkitap.com/up-xiv-underground-poetix-xiv-dergisi-sayi-11-subat-2016

UP XIV / Underground Poetix XIV Dergisi Sayı : 11 / Şubat 2016

6.58

Kadıköy'de kafa yapan egzotik çay üreticileri (a true story) ile yaptığımız söyleşi, Dolapdere Garage Sale izlenim notları, yüksek promille masadan kalkma garantili özel mochaların servis edildiği şirin butik kahvecilerin listesi ve gittiğinizde kavga garantili 10 bar… hepsi bu ay Underground Poetix California Mag'de!

Tüm taşıtlara veda! Önemli olan bir ülkenin ne kadar yol yaptığı değil, onun ne kadarının yürümeye elverişli olacağıdır. Yayanist Manifesto sizlerle.

Alper Çeker presents: Sovyet Büyükleri Köşesi bu ay fütürist şair ve ressam David Burlyuk'u ağırlıyor. Hemen ardından Underground Poetix'i alıp okuduktan sonra keçileri kaçırarak evinin camından atlayan Nusret Tongarlak'ın veda mektubu var.

Cyberpunk'ın dijital tarlalarına giriyoruz bu ay; elbette Neal Stephenson ve 6.45 Yayımlarından kısa zamanda çıkacak olan kitabı Snow Crash (Parazit) üzerine gerçekleştirilen minik ve tehlikeli detaylar Şubat baskısında sizlerle.

X Files'ın yeni bölümleri için kısa bir okuma rehberi: Rafet Arslan Yanılsamalar Kitabı'nın 3. kısmıyla yeni kaosun boyutlarını tartışıyor.

Hipster öldü, yaşasın Hipsteri!: Sevin ya da sevmeyin, Hipster dosyası tüm ayrıntılarıyla bu ay UP XIV'de masaya yatırılıyor. Marx ve Bourdieu çağın yeni sosyolojisini izah ederken bu sefer biraz ter dökecekler.

Kerim Atay, Eryn Green'in haz ve tedirginlik arasında yaptığı gel gitleri anlattığı dizelerini UP XIV'ye taşıyor.

90'lar black metal sahnesinin karanlık yılları yeniden serbest bırakıldı ve bu sefer ne olacağı hususunda en ufak bir fikrimiz yok! Witchtrap'ten sevgili Tarkan Gürol, Şenol Erdoğan ile söyleşti. (Şenol'u aşırı mutluluk ve heyecandan dolayı az kalsın kaybediyorduk.) Eh, ne derler bilirsiniz: «Die my side of Satan which I believe all my life.»

Moskova ile yaşanan krizden sonra istihbarat çalışmalarına ara vererek tamamen dergiye yoğunlaşan Alper Çeker, aylık iznini kullanmayı redderek Şubat sayısında yerini aldı.

Mimarinin yaratıcı armageddon'u: Bavulunu sırtlayarak Bauhaus'dan ayrılan Hannes Meyer, Sovyet avangart ve mimarisininin gelişimini Leningrad cephesinden başlayarak aktarıyor.

Herkesin bir şekilde gitmek durumunda kaldığı, dönmek istemediği ve aynı zamanda bunu kültürel bir suçluluk duygusuna dönüştürdüğü Balkanlar, Seda Garzanlı'nın çizdiği yeni haritayla tekrar önümüze seriliyor.

1993 metal tarihini değiştiren ölümlerden birisine ev sahipliği yaptı: Şehmus Yıldırım, Euronymous'un öldüğü günü bizler için yeniden kurgulayacak.

Philip K. Dick'ten çeşitli halüsinajonlere oradan Kraftwerk ve Gilles Deleuze'e oradan da aslında yıllardır bizlerden saklanan ve içinde olduğumuz uzay savaşlarına synthesizer'ıyla birlikte hazır kıta bekleyen, Heldon ve birçok çalışmaya imza atan Richard Pinhas söyleşisi sınır ihlali yaparak herkesi çokça şaşırtacak.

Kaan Çaydamlı, tencerenin öyküleme ve sinema teknikleri üzerindeki etkisini tartıştığı notlarıyla Şubat sayısını şereflendirecek.

Orkların toplandığı küçük tepenin ardında, E.E onlar için hiç hesapta olmayan büyük bir sürpriz hazırlığı içerisindeydi.

Kadıköy'de kafa yapan egzotik çay üreticileri (a true story) ile yaptığımız söyleşi, Dolapdere Garage Sale izlenim notları, yüksek promille masadan kalkma garantili özel mochaların servis edildiği şirin butik kahvecilerin listesi ve gittiğinizde kavga garantili 10 bar… hepsi bu ay Underground Poetix California Mag'de!

Tüm taşıtlara veda! Önemli olan bir ülkenin ne kadar yol yaptığı değil, onun ne kadarının yürümeye elverişli olacağıdır. Yayanist Manifesto sizlerle.

Alper Çeker presents: Sovyet Büyükleri Köşesi bu ay fütürist şair ve ressam David Burlyuk'u ağırlıyor. Hemen ardından Underground Poetix'i alıp okuduktan sonra keçileri kaçırarak evinin camından atlayan Nusret Tongarlak'ın veda mektubu var.

Cyberpunk'ın dijital tarlalarına giriyoruz bu ay; elbette Neal Stephenson ve 6.45 Yayımlarından kısa zamanda çıkacak olan kitabı Snow Crash (Parazit) üzerine gerçekleştirilen minik ve tehlikeli detaylar Şubat baskısında sizlerle.

X Files'ın yeni bölümleri için kısa bir okuma rehberi: Rafet Arslan Yanılsamalar Kitabı'nın 3. kısmıyla yeni kaosun boyutlarını tartışıyor.

Hipster öldü, yaşasın Hipsteri!: Sevin ya da sevmeyin, Hipster dosyası tüm ayrıntılarıyla bu ay UP XIV'de masaya yatırılıyor. Marx ve Bourdieu çağın yeni sosyolojisini izah ederken bu sefer biraz ter dökecekler.

Kerim Atay, Eryn Green'in haz ve tedirginlik arasında yaptığı gel gitleri anlattığı dizelerini UP XIV'ye taşıyor.

90'lar black metal sahnesinin karanlık yılları yeniden serbest bırakıldı ve bu sefer ne olacağı hususunda en ufak bir fikrimiz yok! Witchtrap'ten sevgili Tarkan Gürol, Şenol Erdoğan ile söyleşti. (Şenol'u aşırı mutluluk ve heyecandan dolayı az kalsın kaybediyorduk.) Eh, ne derler bilirsiniz: «Die my side of Satan which I believe all my life.»

Moskova ile yaşanan krizden sonra istihbarat çalışmalarına ara vererek tamamen dergiye yoğunlaşan Alper Çeker, aylık iznini kullanmayı redderek Şubat sayısında yerini aldı.

Mimarinin yaratıcı armageddon'u: Bavulunu sırtlayarak Bauhaus'dan ayrılan Hannes Meyer, Sovyet avangart ve mimarisininin gelişimini Leningrad cephesinden başlayarak aktarıyor.

Herkesin bir şekilde gitmek durumunda kaldığı, dönmek istemediği ve aynı zamanda bunu kültürel bir suçluluk duygusuna dönüştürdüğü Balkanlar, Seda Garzanlı'nın çizdiği yeni haritayla tekrar önümüze seriliyor.

1993 metal tarihini değiştiren ölümlerden birisine ev sahipliği yaptı: Şehmus Yıldırım, Euronymous'un öldüğü günü bizler için yeniden kurgulayacak.

Philip K. Dick'ten çeşitli halüsinajonlere oradan Kraftwerk ve Gilles Deleuze'e oradan da aslında yıllardır bizlerden saklanan ve içinde olduğumuz uzay savaşlarına synthesizer'ıyla birlikte hazır kıta bekleyen, Heldon ve birçok çalışmaya imza atan Richard Pinhas söyleşisi sınır ihlali yaparak herkesi çokça şaşırtacak.