Üvercinka yine Bir Numara
Dergide bu ay, 100 Sanatçıdan Ödüllere Hayır! Manifestosu tam metin olarak yer alırken; Seyyit Nezir, Ödüllere Hayır mı? yazısıyla konuyu irdeliyor. Halûk Cengiz, Homurdanmalar'da, özel yaşamından kesitler sunarak, “Edebiyat ödülleri yozlaştı ve bu yozlaşma sürüyor” yargısına varıyor.
Bülent Elitok; Şiir Nedir? Nasıl Tanımlanır? denemesinde Hegel'den Refik Durbaş'a ilginç saptamalar getirerek tanım çeşitliliğinin ne demeye geldiğini sorguluyor.
Merve Esra Özgündüz, Üvercinka'da Estetik Kaygı ve Anlamsal Çok Boyutluluk adlı incelemesinde Cemal Süreya'nın şiirini mercek altına yatırarak çarpıcı sonuçlara varıyor.
Seyyit Nezir; Cemal Süreya'nın 90. yaşında Kız Kulesi'nde anılmasını değerlendirirken, bu yıl Cumhuriyet'teki yazılarında Hikmet Altınkaynak ve Ataol Behramoğlu'nun da şairi anmalarının gerekçesini belirlemiş oluyor. Beyazıt Kahraman, Cemal'e Gitmek yazısında Zühal Tekkanat'ı (Elif Sorgun) 83. yaşında duyarlı bir anlatımla anıyor.
Hayati Asılyazıcı; geçen ay yitirdiğimiz Ferhan Şensoy: Atlet Komple başlıklı kısacık yazısında yazar, sanatçı ve aydın olarak Şensoy'un çok yönlü kişiliğinin zenginliğini vurguluyor. Üvercinka'nın Zırtapoz Aydın başlıklı kapak yazısında ise orman yangınları ve Afgan göçmenleri üzerine Sanatçılar Girişimi'nin iktidara ve topluma yönelik bildirisi sonrasında TSB'nin başlattığı aydın tartışmasının gelip aydın oligarşisi gibi tevil götürmez bir yanılsamaya taşınmasını olmayana ergi yöntemiyle değerlendiriliyor.
Tuğba Sivri; Lirik Olan Politiktir: 1980 Sonrası Türk Şiirinde Dişil Dilin Oluşumu yazısında Nilgün Marmara, Birhan Keskin, Didem Madak şiirleri üzerinden erkek egemen şiire oldukça ağır eleştirilerle yüklenirken özgün sonuçlara üretiyor.
Cem Bayındır, Adnan Yücel'in Huzurunda başlıklı dokunaklı yazısında şairi Hayyam'ın dörtlüğünden yola çıkarak anlatıyor. Halit Payza, Notre Dame'ın Kamburuna Giriş adlı incelemesinde romanın tarihsel derinliğini aydınlatıyor.
Gül Karyaldız; İlber Ortaylı ile yaptığı kısa ama etkili röportajda İslâmiyet'in kadınlara bakışı ve Afgan kadınların durumu ele alınarak sanatın konuya kayıtsız kalmaması gerektiğine dikkat çekiyor.
Geçen sayıda, grafiker değişikliği nedeniyle bir önceki sayının sayfaları şablon olarak kullanılırken Ünsal Çankaya'nın Ömrü Sadeleştirmek Üzerine başlıklı yazısının unutulup eski metnin sayfada kalmasından doğan teknik yanlışlığın giderilmesiyle okura ulaşan değerli denemesi yılların deneyiminden süzülüp gelen birikimi yansıtıyor.
Hayvanların kültür tarihimizdeki yeri üstüne özlü ve çarpıcı denemelerini sürdüren Olcay Bağır, Yılanın Kültürel Tarihi'nde ise bütün mitolojilerde ve sanatsal kültürde görkemli öykülere konu olan yılanı akıcı bir anlatımla sergiliyor. Seval Arslan, Gelişim - Dönüşüm denemesinde insanın değişim gereksinimini ve yetisini ele alarak savaşların zararını vurgulayarak Dünya Barış Günü'ne geliyor.
Ramazan Teknikel, Üvercinka'ya zaman zaman gönderdiği, 81. sayıdan başlayarak dergide sürekli yayımlanmasında karar kıldığımız deneme ve günlük tadındaki okuma notlarında bir tür kişisel arşiv oluşturmakla kalmıyor, edebiyat tarihinin atladığı bu öznel ve nesnel çok ince ama bir o kadar da ilginç ve kalıcı notlarla edebiyatın farklı emek süreçlerinde okur ya da yazar olarak işlev alan herkes için kan tazeleyici AYRINTILAR biriktiriyor: Edebiyatı geleceğe taşıyan dergilere yönelik ilginin gitgide azalış gerçeğini yalın ama yoğun ve lirik bir dize tadında vurguluyor: Bıraktığımda Dergi Alan Olmuyor Kapıdan.
Celal İlhan, Unutmadım Seni; Işıl Madak Kaya, Menekşe'den; Banu İmer, Hikâye Sabah Vapurunda Geçiyor öyküleriyle soluk aldırırken okuru yaşamın incelik ve derinlikleriyle buluşturuyor. Cumhuriyet'in genç öykü sayfalarında tanıdığımız Abdullah Kaya, Çanak Çömlek İşleri yazısında, keramik sanatına ilişkin atölye saatlerini öykü tadında işliyor.
Batı şiirinin imgeci anlatımdan uzaklaşarak güncel yaşamın ayrıntılarında ironi ve lirizmin kesiştiği incelikleri buluşturan bir yalınlığa yöneldiği sürecin usta şairlerinden Niels Hav'la yapılan kapsamlı bir söyleşiyi İnadına Öpüşmek Ve Yazmak başlığıyla çeviren Senem Yangöz'ün çalışmasını Hüseyin Duygu'nun çevirileri bütünlerken şiir adına başarılı sonuç sağlanıyor. Şiirimizin çok yönlü havasını bu ay Baran Doğu, Elif Sorgun, Fatma Aras, İbrahim Eroğlu, Kenan Ercan, Mecit Ünal, Mehmet Tektemur, Necdet Arslan, Nihat Kemal Ateş, Uğur Olgar, Ozan Telli, Süleyman Yağız, Şükrü Çiftçi, Veli Erdem ve Zafer Yalçınpınar'ın birbirinden etkili ürünleri dergiye çağrışımlı bir çeşitlilik kazandırıyor.
Üvercinka yine Bir Numara
Dergide bu ay, 100 Sanatçıdan Ödüllere Hayır! Manifestosu tam metin olarak yer alırken; Seyyit Nezir, Ödüllere Hayır mı? yazısıyla konuyu irdeliyor. Halûk Cengiz, Homurdanmalar'da, özel yaşamından kesitler sunarak, “Edebiyat ödülleri yozlaştı ve bu yozlaşma sürüyor” yargısına varıyor.
Bülent Elitok; Şiir Nedir? Nasıl Tanımlanır? denemesinde Hegel'den Refik Durbaş'a ilginç saptamalar getirerek tanım çeşitliliğinin ne demeye geldiğini sorguluyor.
Merve Esra Özgündüz, Üvercinka'da Estetik Kaygı ve Anlamsal Çok Boyutluluk adlı incelemesinde Cemal Süreya'nın şiirini mercek altına yatırarak çarpıcı sonuçlara varıyor.
Seyyit Nezir; Cemal Süreya'nın 90. yaşında Kız Kulesi'nde anılmasını değerlendirirken, bu yıl Cumhuriyet'teki yazılarında Hikmet Altınkaynak ve Ataol Behramoğlu'nun da şairi anmalarının gerekçesini belirlemiş oluyor. Beyazıt Kahraman, Cemal'e Gitmek yazısında Zühal Tekkanat'ı (Elif Sorgun) 83. yaşında duyarlı bir anlatımla anıyor.
Hayati Asılyazıcı; geçen ay yitirdiğimiz Ferhan Şensoy: Atlet Komple başlıklı kısacık yazısında yazar, sanatçı ve aydın olarak Şensoy'un çok yönlü kişiliğinin zenginliğini vurguluyor. Üvercinka'nın Zırtapoz Aydın başlıklı kapak yazısında ise orman yangınları ve Afgan göçmenleri üzerine Sanatçılar Girişimi'nin iktidara ve topluma yönelik bildirisi sonrasında TSB'nin başlattığı aydın tartışmasının gelip aydın oligarşisi gibi tevil götürmez bir yanılsamaya taşınmasını olmayana ergi yöntemiyle değerlendiriliyor.
Tuğba Sivri; Lirik Olan Politiktir: 1980 Sonrası Türk Şiirinde Dişil Dilin Oluşumu yazısında Nilgün Marmara, Birhan Keskin, Didem Madak şiirleri üzerinden erkek egemen şiire oldukça ağır eleştirilerle yüklenirken özgün sonuçlara üretiyor.
Cem Bayındır, Adnan Yücel'in Huzurunda başlıklı dokunaklı yazısında şairi Hayyam'ın dörtlüğünden yola çıkarak anlatıyor. Halit Payza, Notre Dame'ın Kamburuna Giriş adlı incelemesinde romanın tarihsel derinliğini aydınlatıyor.
Gül Karyaldız; İlber Ortaylı ile yaptığı kısa ama etkili röportajda İslâmiyet'in kadınlara bakışı ve Afgan kadınların durumu ele alınarak sanatın konuya kayıtsız kalmaması gerektiğine dikkat çekiyor.
Geçen sayıda, grafiker değişikliği nedeniyle bir önceki sayının sayfaları şablon olarak kullanılırken Ünsal Çankaya'nın Ömrü Sadeleştirmek Üzerine başlıklı yazısının unutulup eski metnin sayfada kalmasından doğan teknik yanlışlığın giderilmesiyle okura ulaşan değerli denemesi yılların deneyiminden süzülüp gelen birikimi yansıtıyor.
Hayvanların kültür tarihimizdeki yeri üstüne özlü ve çarpıcı denemelerini sürdüren Olcay Bağır, Yılanın Kültürel Tarihi'nde ise bütün mitolojilerde ve sanatsal kültürde görkemli öykülere konu olan yılanı akıcı bir anlatımla sergiliyor. Seval Arslan, Gelişim - Dönüşüm denemesinde insanın değişim gereksinimini ve yetisini ele alarak savaşların zararını vurgulayarak Dünya Barış Günü'ne geliyor.
Ramazan Teknikel, Üvercinka'ya zaman zaman gönderdiği, 81. sayıdan başlayarak dergide sürekli yayımlanmasında karar kıldığımız deneme ve günlük tadındaki okuma notlarında bir tür kişisel arşiv oluşturmakla kalmıyor, edebiyat tarihinin atladığı bu öznel ve nesnel çok ince ama bir o kadar da ilginç ve kalıcı notlarla edebiyatın farklı emek süreçlerinde okur ya da yazar olarak işlev alan herkes için kan tazeleyici AYRINTILAR biriktiriyor: Edebiyatı geleceğe taşıyan dergilere yönelik ilginin gitgide azalış gerçeğini yalın ama yoğun ve lirik bir dize tadında vurguluyor: Bıraktığımda Dergi Alan Olmuyor Kapıdan.
Celal İlhan, Unutmadım Seni; Işıl Madak Kaya, Menekşe'den; Banu İmer, Hikâye Sabah Vapurunda Geçiyor öyküleriyle soluk aldırırken okuru yaşamın incelik ve derinlikleriyle buluşturuyor. Cumhuriyet'in genç öykü sayfalarında tanıdığımız Abdullah Kaya, Çanak Çömlek İşleri yazısında, keramik sanatına ilişkin atölye saatlerini öykü tadında işliyor.
Batı şiirinin imgeci anlatımdan uzaklaşarak güncel yaşamın ayrıntılarında ironi ve lirizmin kesiştiği incelikleri buluşturan bir yalınlığa yöneldiği sürecin usta şairlerinden Niels Hav'la yapılan kapsamlı bir söyleşiyi İnadına Öpüşmek Ve Yazmak başlığıyla çeviren Senem Yangöz'ün çalışmasını Hüseyin Duygu'nun çevirileri bütünlerken şiir adına başarılı sonuç sağlanıyor. Şiirimizin çok yönlü havasını bu ay Baran Doğu, Elif Sorgun, Fatma Aras, İbrahim Eroğlu, Kenan Ercan, Mecit Ünal, Mehmet Tektemur, Necdet Arslan, Nihat Kemal Ateş, Uğur Olgar, Ozan Telli, Süleyman Yağız, Şükrü Çiftçi, Veli Erdem ve Zafer Yalçınpınar'ın birbirinden etkili ürünleri dergiye çağrışımlı bir çeşitlilik kazandırıyor.