Maksim Gorki'nin “İyi, merak uyandıran ve doyurucu bir kitap.” dediği Vezir Muhtar'ın Ölümü Rus edebiyatı klasiklerindendir. Aslen Yahudi bir aileye mensup olan Yuri Tınyanov bu romanı sayesinde “Sovyet edebiyatının tarihî roman öncüsü” sıfatıyla anılmıştır. Çok başarılı bir edebiyat kuramı kabul edilen “Şiirsel Dilin Sorunsalı” başlıklı eseri birçok dile çevrilmiş ve defalarca baskısı yapılmıştır.
Tınyanov “Vezir Muhtar” romanını söz dağarcığı yönünden zengin bir Rusçayla fakat kendisine has çarpıcı ve çetrefilli bir üslupla kaleme almıştır. Öyle zannediyoruz ki Türk okurunun Tınyanov'u tanıyamama sebebi budur. Onun romanını Türkçeye başarıyla tercüme edebilmek için 19. asır Rus tarihine ve 20. asır Rus dili ve edebiyatına hâkim olmak gerekir. Tüm bu donanımlara sahip Çevirmen Şefika Hüseyin, uzun soluklu ve meşakkatli bir uğraş sonucunda “Vezir Muhtar'ın Ölümü”nü Türk okuyucusuna kazandırmıştır.
1828 Türkmençay antlaşmasından sonra Rusya, Kafkaslar ve İran üçgeninde yaşanan olaylar, müthiş bir edebî dille aynı zamanda tarihsel belgelere dayanılarak anlatılmıştır.
Maksim Gorki'nin “İyi, merak uyandıran ve doyurucu bir kitap.” dediği Vezir Muhtar'ın Ölümü Rus edebiyatı klasiklerindendir. Aslen Yahudi bir aileye mensup olan Yuri Tınyanov bu romanı sayesinde “Sovyet edebiyatının tarihî roman öncüsü” sıfatıyla anılmıştır. Çok başarılı bir edebiyat kuramı kabul edilen “Şiirsel Dilin Sorunsalı” başlıklı eseri birçok dile çevrilmiş ve defalarca baskısı yapılmıştır.
Tınyanov “Vezir Muhtar” romanını söz dağarcığı yönünden zengin bir Rusçayla fakat kendisine has çarpıcı ve çetrefilli bir üslupla kaleme almıştır. Öyle zannediyoruz ki Türk okurunun Tınyanov'u tanıyamama sebebi budur. Onun romanını Türkçeye başarıyla tercüme edebilmek için 19. asır Rus tarihine ve 20. asır Rus dili ve edebiyatına hâkim olmak gerekir. Tüm bu donanımlara sahip Çevirmen Şefika Hüseyin, uzun soluklu ve meşakkatli bir uğraş sonucunda “Vezir Muhtar'ın Ölümü”nü Türk okuyucusuna kazandırmıştır.
1828 Türkmençay antlaşmasından sonra Rusya, Kafkaslar ve İran üçgeninde yaşanan olaylar, müthiş bir edebî dille aynı zamanda tarihsel belgelere dayanılarak anlatılmıştır.