Yaklaşan İç Savaş ve Günümüzde Devrim İçin Yeniden Kutuplaştırma

Stok Kodu:
9786057454317
Boyut:
13.50x19.50
Sayfa Sayısı:
270
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-04
Çeviren:
Alkan Arslan
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
35,00
9786057454317
737852
Yaklaşan İç Savaş ve Günümüzde Devrim İçin Yeniden Kutuplaştırma
Yaklaşan İç Savaş ve Günümüzde Devrim İçin Yeniden Kutuplaştırma
35.00

Bu bakımdan siyasi ve ideolojik olarak muazzam bir sorumluluğumuz var. Birleşmek ve mücadele etmek zorundayız –kuyruğa takılmamalıyız- kapitalist sistem ve burjuva demokrasisi çerçevesinde kendilerini hâlâ umutsuzca tüm bunlara bir çözüm bulmaya çalışırken bulan birçok ilerici insan ve güç mevcut. ABD'deki mevcut rejim tarafından temsil edilen şeye karşı, bunların ABD toplumunu ve dünyayı götürmek istedikleri yöne karşı insanların açığa çıkan öfkeleriyle birleşmeliyiz; fakat aynı zamanda onlarla mücadele de etmeli, mevcut muhalefeti ve direnişi başka bir şeye, tamamen farklı bir şeye dönüştürmeliyiz. Temel halk kitleleri arasında güçlü ve devrimci bir hareketi öne sürmeliyiz. Bu nokta, tüm bunların içindeki belirleyici bir unsurdur.

Etrafta oturup bu “inanç temelli” şeylere izin veremeyiz; insanları kendi temel çıkarlarına aykırı hareket etmeye iten tüm bu dini saçmalıklara yol veremeyiz. Bunun hakkında daha fazlasını –çok daha fazlasını- söyleyebilirim, ancak buradaki esas noktam şu an şekillenmekte olan kutuplaşmanın esas olarak çok olumsuz olduğu, ancak bütününün tek taraflı ve statik olmadığıdır: Tüm bunların içinde kesinlikle olumlu ve potansiyel olarak çok olumlu unsurlar ve faktörler mevcut. Şu anki polarizasyon çok dinamik ve geçici bir karışımın parçasıdır ve bir yönde veya başka bir yönde kökten değişebilir. Ancak bu Hristiyan Faşist unsur, belirli bir zamanda ve belirli bir süre boyunca tüm bunların içindeki en önemli özellik olmaktan çıksa bile asla tamamen yok olmayacak veya sahanın ve egemen sınıf siyaseti içindeki “konfigürasyonun” –bir bütün olarak toplumun devrimci bir dönüşümüne dek –önemli bir özelliği olmayı asla bırakmayacaktır.

Temel soru şudur: Tüm bunların dinamikleri ne olacak ve nereye götürecek? Korkunç sonuçlara ve giderek daha fazla olumsuz kutuplaşmaya mı, yoksa halk kitlelerinin tüm bunlardan farklı bir yeniden kutuplaşmayı körükleyeceği, bunu farklı bir dinamik haline getirerek tüm bunları tamamen farklı bir çözüme götüreceği bir duruma mı?

Bob Avakian

Bu bakımdan siyasi ve ideolojik olarak muazzam bir sorumluluğumuz var. Birleşmek ve mücadele etmek zorundayız –kuyruğa takılmamalıyız- kapitalist sistem ve burjuva demokrasisi çerçevesinde kendilerini hâlâ umutsuzca tüm bunlara bir çözüm bulmaya çalışırken bulan birçok ilerici insan ve güç mevcut. ABD'deki mevcut rejim tarafından temsil edilen şeye karşı, bunların ABD toplumunu ve dünyayı götürmek istedikleri yöne karşı insanların açığa çıkan öfkeleriyle birleşmeliyiz; fakat aynı zamanda onlarla mücadele de etmeli, mevcut muhalefeti ve direnişi başka bir şeye, tamamen farklı bir şeye dönüştürmeliyiz. Temel halk kitleleri arasında güçlü ve devrimci bir hareketi öne sürmeliyiz. Bu nokta, tüm bunların içindeki belirleyici bir unsurdur.

Etrafta oturup bu “inanç temelli” şeylere izin veremeyiz; insanları kendi temel çıkarlarına aykırı hareket etmeye iten tüm bu dini saçmalıklara yol veremeyiz. Bunun hakkında daha fazlasını –çok daha fazlasını- söyleyebilirim, ancak buradaki esas noktam şu an şekillenmekte olan kutuplaşmanın esas olarak çok olumsuz olduğu, ancak bütününün tek taraflı ve statik olmadığıdır: Tüm bunların içinde kesinlikle olumlu ve potansiyel olarak çok olumlu unsurlar ve faktörler mevcut. Şu anki polarizasyon çok dinamik ve geçici bir karışımın parçasıdır ve bir yönde veya başka bir yönde kökten değişebilir. Ancak bu Hristiyan Faşist unsur, belirli bir zamanda ve belirli bir süre boyunca tüm bunların içindeki en önemli özellik olmaktan çıksa bile asla tamamen yok olmayacak veya sahanın ve egemen sınıf siyaseti içindeki “konfigürasyonun” –bir bütün olarak toplumun devrimci bir dönüşümüne dek –önemli bir özelliği olmayı asla bırakmayacaktır.

Temel soru şudur: Tüm bunların dinamikleri ne olacak ve nereye götürecek? Korkunç sonuçlara ve giderek daha fazla olumsuz kutuplaşmaya mı, yoksa halk kitlelerinin tüm bunlardan farklı bir yeniden kutuplaşmayı körükleyeceği, bunu farklı bir dinamik haline getirerek tüm bunları tamamen farklı bir çözüme götüreceği bir duruma mı?

Bob Avakian

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat