Yaşam ve insan...
Günümüzün koşuşturma dünyasında yaşamımız ve kendimiz hakkında ne kadar zaman ayırabiliyoruz?
Bir insan olarak; yaşamın anlamını, insanlığımızı, insana ait olanı ne kadar sorgulayabiliyoruz?
Hayret ettiğimiz şeyler gerçekten hayret edilecek şeyler midir?
Yoksa olması gereken, ama günümüzde bulamadığımız şeylere hayret ediyoruz? Ya da bazı şeylere müdahale etmemiz gerekirken, oluruna bırakıp “bana dokunmayan yılan bin yaşasın“ mı diyoruz?
Aklı ve düşünme yetisiyle dünyanın en güçlü, en hassas, en masum, en tehlikeli silahını elinde bulunduran yegâne canlı olan insan için; düşünme ve sorgulamanın felsefi, psikolojik ve kutsal anlamda ne denli önemli olduğu açıktır.
Ben neyim?
Nereden geldim?
Nereye gidiyorum?
Günümüzde bunları araştırmaya gerçekten çok ihtiyacımız var. “21. Yüzyılda Anne Baba Olmak“ adlı kitabıyla büyük ilgi gören Eğitimci ve Psikolojik Danışman Nevzat Özer bu kez; yaşama, yaşamın anlamına, insana ve insan olmaya dair bir sorgulama yaparak okuyucuyu kendisi ve yaşamı hakkında düşünmeye zorluyor.
Yaşam ve insan...
Günümüzün koşuşturma dünyasında yaşamımız ve kendimiz hakkında ne kadar zaman ayırabiliyoruz?
Bir insan olarak; yaşamın anlamını, insanlığımızı, insana ait olanı ne kadar sorgulayabiliyoruz?
Hayret ettiğimiz şeyler gerçekten hayret edilecek şeyler midir?
Yoksa olması gereken, ama günümüzde bulamadığımız şeylere hayret ediyoruz? Ya da bazı şeylere müdahale etmemiz gerekirken, oluruna bırakıp “bana dokunmayan yılan bin yaşasın“ mı diyoruz?
Aklı ve düşünme yetisiyle dünyanın en güçlü, en hassas, en masum, en tehlikeli silahını elinde bulunduran yegâne canlı olan insan için; düşünme ve sorgulamanın felsefi, psikolojik ve kutsal anlamda ne denli önemli olduğu açıktır.
Ben neyim?
Nereden geldim?
Nereye gidiyorum?
Günümüzde bunları araştırmaya gerçekten çok ihtiyacımız var. “21. Yüzyılda Anne Baba Olmak“ adlı kitabıyla büyük ilgi gören Eğitimci ve Psikolojik Danışman Nevzat Özer bu kez; yaşama, yaşamın anlamına, insana ve insan olmaya dair bir sorgulama yaparak okuyucuyu kendisi ve yaşamı hakkında düşünmeye zorluyor.