Atatürk'ün "Türk, Öğün, Çalış, Güven" vecizesindeki "Türk" kelimesine bile tahammül edemeyen, "Türkiye, Türklere bırakılamayacak kadar büyük ve önemli bir ülkedir" diyerek Türklere ve Türk devletine karşı düşmanlık hislerini açıkça ortaya koyabilen bir zihniyetle birlikte yaşıyoruz. Türkiye'de maalesef, "Türklerin yüzde 70'i aptaldır" ve "Türkler tarih boyunca yakıp yıkmaktan başka bir şey yapmadılar" diyen zihniyet baş tacı ediliyor. "Türkçe bilim dili değildir" diyen bilim adamı kılıklılara hesap sorulmuyor. Dün; Türk'ten, Türk milletinden, Türkiye Cumhuriyeti'nden, Atatürk'ten ve Türk devletlerinden öç almak isteyen çevreler, her türlü faaliyetlerini gizlice yaparlardı. Oysa bugün, bu çevreler, her türlü faaliyetlerini açıkça yapıyorlar. Üstelik, artık Batı başkentlerinden destek aldıklarını saklama gereği bile hissetmiyorlar. Türkleri aşağılamak, Türk tarihine hakaret etmek, "bilimsel araştırma" kılıfı ayarlanarak Türk büyükleri hakkında en alçakça iftiraları üretmek sıradanlaştırıldı. ABD başkanı "Haçlı saldırısı" ifadesini açıklıkla kullanıyor. Avrupalı düşünürler, açıklıkla "Türklerden Malazgirt'in intikamını alma zamanı geldi" diyorlar. Öyleyse, milletimize karşı yürütülen küresel saldırıya karşı koyacak tek sivil güç olan Türk milliyetçilerinin yeniden yapılanması gerekiyor. Bu eser, hiçbir komplekse kapılmadan, iyi niyetle milliyetçi sivil ve siyasi yapıları sorguluyor. Türk milliyetçilerine kendilerini de sorgulamaları gerektiğini hatırlatıyor. Gelişen olaylar karşısında, her türlü eleştiriye açık olarak, yeni çözüm önerileri sunuyor.
Atatürk'ün "Türk, Öğün, Çalış, Güven" vecizesindeki "Türk" kelimesine bile tahammül edemeyen, "Türkiye, Türklere bırakılamayacak kadar büyük ve önemli bir ülkedir" diyerek Türklere ve Türk devletine karşı düşmanlık hislerini açıkça ortaya koyabilen bir zihniyetle birlikte yaşıyoruz. Türkiye'de maalesef, "Türklerin yüzde 70'i aptaldır" ve "Türkler tarih boyunca yakıp yıkmaktan başka bir şey yapmadılar" diyen zihniyet baş tacı ediliyor. "Türkçe bilim dili değildir" diyen bilim adamı kılıklılara hesap sorulmuyor. Dün; Türk'ten, Türk milletinden, Türkiye Cumhuriyeti'nden, Atatürk'ten ve Türk devletlerinden öç almak isteyen çevreler, her türlü faaliyetlerini gizlice yaparlardı. Oysa bugün, bu çevreler, her türlü faaliyetlerini açıkça yapıyorlar. Üstelik, artık Batı başkentlerinden destek aldıklarını saklama gereği bile hissetmiyorlar. Türkleri aşağılamak, Türk tarihine hakaret etmek, "bilimsel araştırma" kılıfı ayarlanarak Türk büyükleri hakkında en alçakça iftiraları üretmek sıradanlaştırıldı. ABD başkanı "Haçlı saldırısı" ifadesini açıklıkla kullanıyor. Avrupalı düşünürler, açıklıkla "Türklerden Malazgirt'in intikamını alma zamanı geldi" diyorlar. Öyleyse, milletimize karşı yürütülen küresel saldırıya karşı koyacak tek sivil güç olan Türk milliyetçilerinin yeniden yapılanması gerekiyor. Bu eser, hiçbir komplekse kapılmadan, iyi niyetle milliyetçi sivil ve siyasi yapıları sorguluyor. Türk milliyetçilerine kendilerini de sorgulamaları gerektiğini hatırlatıyor. Gelişen olaylar karşısında, her türlü eleştiriye açık olarak, yeni çözüm önerileri sunuyor.