Yaylı çalgının ataları evrim bilimsel ispatlı, onomatopik gerçekli, kronolojik ve etimolojik olarak ok ve yay'dır. Ok ve yaydan başlayarak, yaylı çalgı zaman içinde evrim geçirmiş, önce ıklığ olmuş, rebap olmuş, kemençe olmuş ve en sonunda keman olmuştur.
Toplumların yaşadığı koşullar ve değişen yerleşke ortamları, duyguları ve ifadeleri sürekli değiştirmiştir. Seslerle duygu ve düşünceleri anlatma biçimi olan müziği ve doğal olarak çalgıları da değiştirmiş, evrim geçirmesine sebep olmuştur.
Türk soylarının kademeli olarak Orta Asya'dan hareketle İran ve Kafkas'lar üzerinden Anadolu'ya gelişleri ve beraberinde tüm kültürleri gibi onun bir parçası olan müzik ve çalgılarını da getirmeleriyle oluşan koşullar, yeni yaşamlar ve kültür etkileşimleri, müziği ve doğal olarak çalgıları da değiştirmiştir.
Günümüzde kullanılan evrensel yaylı çalgılar, kökleri/kökenleri her ne kadar geleneksel olsa da, evrimlerini tamamlamıştır. Fakat yaylı çalgı müziği çalgının sınırlarını zorlamaya devam etmektedir.
Yaylı çalgının evrimi hakkındaki kısıtlı bilgileri derleyip, orta çağdan başlayıp günümüze kadar gelen süreci etnografik, etimolojik, toponimik, onomatope olarak ve en önemlisi öz Türkçe yazmanın önemi ve ihtiyacı belirgindir.
Yaylı çalgının ataları evrim bilimsel ispatlı, onomatopik gerçekli, kronolojik ve etimolojik olarak ok ve yay'dır. Ok ve yaydan başlayarak, yaylı çalgı zaman içinde evrim geçirmiş, önce ıklığ olmuş, rebap olmuş, kemençe olmuş ve en sonunda keman olmuştur.
Toplumların yaşadığı koşullar ve değişen yerleşke ortamları, duyguları ve ifadeleri sürekli değiştirmiştir. Seslerle duygu ve düşünceleri anlatma biçimi olan müziği ve doğal olarak çalgıları da değiştirmiş, evrim geçirmesine sebep olmuştur.
Türk soylarının kademeli olarak Orta Asya'dan hareketle İran ve Kafkas'lar üzerinden Anadolu'ya gelişleri ve beraberinde tüm kültürleri gibi onun bir parçası olan müzik ve çalgılarını da getirmeleriyle oluşan koşullar, yeni yaşamlar ve kültür etkileşimleri, müziği ve doğal olarak çalgıları da değiştirmiştir.
Günümüzde kullanılan evrensel yaylı çalgılar, kökleri/kökenleri her ne kadar geleneksel olsa da, evrimlerini tamamlamıştır. Fakat yaylı çalgı müziği çalgının sınırlarını zorlamaya devam etmektedir.
Yaylı çalgının evrimi hakkındaki kısıtlı bilgileri derleyip, orta çağdan başlayıp günümüze kadar gelen süreci etnografik, etimolojik, toponimik, onomatope olarak ve en önemlisi öz Türkçe yazmanın önemi ve ihtiyacı belirgindir.