Tüm eski kadim uygarlıklarda bir yaratılış efsanesi ve onun içinde yer alan kozmik bir çoğalma ve güçten söz edilmektedir. Evrenin nasıl oluştuğu, insanların neden yaratıldığı, kozmik güce nasıl inanılması gerektiği ince ayrıntılarla belirtilmiştir. Yaratılış metinlerinde sırlarla yüklü evrenin gizemi açıklanmamış olsa da insanlara yaşam ve yaratılış adına ön bilgiler sunulmaktadır.
Yaratılışın içinde insan mantığının sınırlarını zorlayan betimlemeler, imgesel varlıklar, tanrılar için hazırlanmış tören ve tapınak alanları, güneş ile ayin uygulama yöntemleri öylesine ilginç desenlerle bezenmiştir ki şaşırmamak elden değil. İnsanın büyük çabalar içinde ortaya koydukları ilginç çalışmalar, yapılar ve kozmik güç adına kullanılması için kurban sunakları hep bir amaca yönelik yapılmıştır.
Bu gelişmelerin daha yalın ve ayrıntılı bir şekilde ortaya çıkmasında yazının önemi oldukça yüksektir. Yazı bulunmamış olsaydı ne tanrısal imgeler ve ne de o dönemlere ait yaşamın ayrıntıları belirtilirdi. “Resim+yazı” sisteminden işaretlere dönüş oldukça uzun bir süreç içinde oluşmuştur. Bu süreç içinde ilk alfabeler ortaya çıktıktan sonraki dönemlerde benzer çok sayıda alfabe de seri bir şekilde ortaya konulmuştur.
Ali Narçın bu eserinde alfabelerin önemini, bulunuş sırasındaki insan sevinçlerini, tanrısal ve dinsel anlayışın yazı nedeniyle çok daha gizemli imgelerle donatıldığına değindiği gibi birbiri içinden çıkan alfabelerden de söz etmektedir.
Tüm eski kadim uygarlıklarda bir yaratılış efsanesi ve onun içinde yer alan kozmik bir çoğalma ve güçten söz edilmektedir. Evrenin nasıl oluştuğu, insanların neden yaratıldığı, kozmik güce nasıl inanılması gerektiği ince ayrıntılarla belirtilmiştir. Yaratılış metinlerinde sırlarla yüklü evrenin gizemi açıklanmamış olsa da insanlara yaşam ve yaratılış adına ön bilgiler sunulmaktadır.
Yaratılışın içinde insan mantığının sınırlarını zorlayan betimlemeler, imgesel varlıklar, tanrılar için hazırlanmış tören ve tapınak alanları, güneş ile ayin uygulama yöntemleri öylesine ilginç desenlerle bezenmiştir ki şaşırmamak elden değil. İnsanın büyük çabalar içinde ortaya koydukları ilginç çalışmalar, yapılar ve kozmik güç adına kullanılması için kurban sunakları hep bir amaca yönelik yapılmıştır.
Bu gelişmelerin daha yalın ve ayrıntılı bir şekilde ortaya çıkmasında yazının önemi oldukça yüksektir. Yazı bulunmamış olsaydı ne tanrısal imgeler ve ne de o dönemlere ait yaşamın ayrıntıları belirtilirdi. “Resim+yazı” sisteminden işaretlere dönüş oldukça uzun bir süreç içinde oluşmuştur. Bu süreç içinde ilk alfabeler ortaya çıktıktan sonraki dönemlerde benzer çok sayıda alfabe de seri bir şekilde ortaya konulmuştur.
Ali Narçın bu eserinde alfabelerin önemini, bulunuş sırasındaki insan sevinçlerini, tanrısal ve dinsel anlayışın yazı nedeniyle çok daha gizemli imgelerle donatıldığına değindiği gibi birbiri içinden çıkan alfabelerden de söz etmektedir.