Mavi Vatan'dan…
Her aldığımız nefeste yüreğimizi kıpırdatan Atatürk'ün fani varlığını toprağa vereli yıllar geçmesine rağmen, manevi varlığının bütün gücüyle aramızda yaşadığı şüphe götürmez. Osmanlı Devleti'nin gerileme ve çöküş dönemlerinde denizcilik gücünün çeşitli faaliyet sahalarında geri kaldığının bilincinde olan Atatürk, Cumhuriyet Dönemi'nde aynı hataların yaşanmaması için hem söylem hem de eylemleriyle biz Türkleri denizlerle buluşturma çabası içine girmiş ve her vesileyle de bu konuda bizleri yönlendirmiştir. Cumhuriyetin ilan edildiği dönemin kendine özgü koşulları altında oldukça sıkı ve korumacı bir anlayışla düzenlenip 1 Temmuz 1926 tarihinde yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu, Türk denizciliğinin gelişimine büyük katkı sağlamıştır. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, bu yasal düzenlemenin yapılmasıyla da ne denli üstün bir vizyona sahip olduğunu bir kez daha kanıtlamıştır. Atamızın, onunla birlikteliğe doyamadığı sevgili kuğusu “Savarona” bu sayımızın ana teması.
Bu sayımızda da yine ilginizi çekeceğine inandığımız yazılarla karşınızdayız. Cem Gürdeniz ve Levent Akson, Atamızla bütünleşen Savarona'yı betimlerken, göz yaşlarınızı tutamayacak, zaman zaman isyan bile edeceksiniz. Cemil Şen, Atatürk'ün Savarona'da geçirdiği günleri ve Savarona'nın akıbetini güzel bir dille detaylandırmış. Akademik çalışmalarını Atatürk'ün görüşleri üzerinde yoğunlaştırmış olan Orhan Çekiç, Atamızın Savarona ile olan gönül ilişkisini, yaşanan tarihi gerçekler ışığında değerlendiriyor. Ali Bozoğlu daSavarona'yı tüm ayrıntılarıyla ele almış ve her yönüyle tarih kokan bu ünlü yatı, sizlere sanal olarak gezdiriyor. Ömer Bozkurt'un kalemiyle sunduğumuz ilginç bir deniz seyahati öyküsünün yeni bölümü ile yakın zamanda yitirdiğimiz Aydın Eken'in bir tarih belgesi olarak sunduğu tersanelerimiz konusu da bu sayımızda devam ediyor. Numan Hazar, Osmanlı döneminde denizciliğe gereken önemin verilmemesi sonucunda ortaya çıkan politik olumsuzlukları, birhariciyeci gözüyle vurgulamış ve günümüz politikacıları için yol gösterici bir deneyim özeti sunmuş. Güneş Atay, Karadeniz'in kuzeyi ve Azak-Kerç su alanının stratejik değerini gözler önüne sererken, Deniz Güler, Akdenizli Türklerin “denizcileşme” gerçeğini neden-sonuç ilişkisi içinde sunuyor. Emin Nedret İşli, bu kez Şirket-i Hayriye için gemiler üretmiş ünlü İskoç tersanesi Fairfield'i tanıtıyor. Hasan Erel de araştırmacı yazar Engdahl'ın yazısından yaptığı çeviride İngiltere'nin 2. Dünya Savaşı'ndan önce zaten NATO'yu tasarladığını çarpıcı bir üslupla belirtiyor.
Bir önceki sayımızda, sizlere çok daha mükemmel bir dergi sunabilmek amacıyla bazı altyapı değişikliklerine gittiğimizi duyurmuştuk. Bu sayımızda da bir bayrak değişiminden söz etmek istiyoruz. Dergimizin Genel Yayın Yönetmeni sorumluluğu, değerli Amiral Cem Gürdeniz tarafından, iş yaşamı kaptan ve gemi işletmecisi olarak denizlerle geçmiş sayın Levent Akson'a devredildi. İyi okumalar... Pruvanız her zaman neta olsun!
Mavi Vatan'dan…
Her aldığımız nefeste yüreğimizi kıpırdatan Atatürk'ün fani varlığını toprağa vereli yıllar geçmesine rağmen, manevi varlığının bütün gücüyle aramızda yaşadığı şüphe götürmez. Osmanlı Devleti'nin gerileme ve çöküş dönemlerinde denizcilik gücünün çeşitli faaliyet sahalarında geri kaldığının bilincinde olan Atatürk, Cumhuriyet Dönemi'nde aynı hataların yaşanmaması için hem söylem hem de eylemleriyle biz Türkleri denizlerle buluşturma çabası içine girmiş ve her vesileyle de bu konuda bizleri yönlendirmiştir. Cumhuriyetin ilan edildiği dönemin kendine özgü koşulları altında oldukça sıkı ve korumacı bir anlayışla düzenlenip 1 Temmuz 1926 tarihinde yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu, Türk denizciliğinin gelişimine büyük katkı sağlamıştır. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, bu yasal düzenlemenin yapılmasıyla da ne denli üstün bir vizyona sahip olduğunu bir kez daha kanıtlamıştır. Atamızın, onunla birlikteliğe doyamadığı sevgili kuğusu “Savarona” bu sayımızın ana teması.
Bu sayımızda da yine ilginizi çekeceğine inandığımız yazılarla karşınızdayız. Cem Gürdeniz ve Levent Akson, Atamızla bütünleşen Savarona'yı betimlerken, göz yaşlarınızı tutamayacak, zaman zaman isyan bile edeceksiniz. Cemil Şen, Atatürk'ün Savarona'da geçirdiği günleri ve Savarona'nın akıbetini güzel bir dille detaylandırmış. Akademik çalışmalarını Atatürk'ün görüşleri üzerinde yoğunlaştırmış olan Orhan Çekiç, Atamızın Savarona ile olan gönül ilişkisini, yaşanan tarihi gerçekler ışığında değerlendiriyor. Ali Bozoğlu daSavarona'yı tüm ayrıntılarıyla ele almış ve her yönüyle tarih kokan bu ünlü yatı, sizlere sanal olarak gezdiriyor. Ömer Bozkurt'un kalemiyle sunduğumuz ilginç bir deniz seyahati öyküsünün yeni bölümü ile yakın zamanda yitirdiğimiz Aydın Eken'in bir tarih belgesi olarak sunduğu tersanelerimiz konusu da bu sayımızda devam ediyor. Numan Hazar, Osmanlı döneminde denizciliğe gereken önemin verilmemesi sonucunda ortaya çıkan politik olumsuzlukları, birhariciyeci gözüyle vurgulamış ve günümüz politikacıları için yol gösterici bir deneyim özeti sunmuş. Güneş Atay, Karadeniz'in kuzeyi ve Azak-Kerç su alanının stratejik değerini gözler önüne sererken, Deniz Güler, Akdenizli Türklerin “denizcileşme” gerçeğini neden-sonuç ilişkisi içinde sunuyor. Emin Nedret İşli, bu kez Şirket-i Hayriye için gemiler üretmiş ünlü İskoç tersanesi Fairfield'i tanıtıyor. Hasan Erel de araştırmacı yazar Engdahl'ın yazısından yaptığı çeviride İngiltere'nin 2. Dünya Savaşı'ndan önce zaten NATO'yu tasarladığını çarpıcı bir üslupla belirtiyor.
Bir önceki sayımızda, sizlere çok daha mükemmel bir dergi sunabilmek amacıyla bazı altyapı değişikliklerine gittiğimizi duyurmuştuk. Bu sayımızda da bir bayrak değişiminden söz etmek istiyoruz. Dergimizin Genel Yayın Yönetmeni sorumluluğu, değerli Amiral Cem Gürdeniz tarafından, iş yaşamı kaptan ve gemi işletmecisi olarak denizlerle geçmiş sayın Levent Akson'a devredildi. İyi okumalar... Pruvanız her zaman neta olsun!