Boğaziçi ve Boğaziçi Medeniyeti, uzun asırlar boyunca değişik coğrafyalarda devletler ve medeniyetler kurmuş olan Türk Milletinin meydana getirdiği büyük bir kültür ve medeniyettir. Bu araştırmanın amacı, başlangıcından beri Türk kültür ve medeniyetinin bir aynası olan Türk edebiyatının Yeni Türk Edebiyatı çağıda, Boğaziçi'nin ve onda vücut bulan medeniyetin ne şekilde yansıdığını ortaya koymaktır.
Bizanslılar'dan harap bir şekilde devralınan İstanbul, kısa sürede imar edilerek, büyük ve güzel bir payitaht haline getirilmiştir. Türkler, asırlar içinden gelen medeni birikim ve deneyimlerini, bu şehirde daha özel bir şekilde kullanmışlardır. Şehir içindeki imar hareketi gerçekleştirildikten sonra, gözler boğaziçi'ne çevrilmiş, tabii ve coğrafi açıdan farklı, dünya üzerinde tek olan Boğaziçi, Türklerin tasarruflarıyla, kendine has "icat mahsulü" yeni bir medeniyetin yaşandığı mekan olarak Türk hayatındaki yerini almıştır.
Boğaziçi ve Boğaziçi Medeniyeti, uzun asırlar boyunca değişik coğrafyalarda devletler ve medeniyetler kurmuş olan Türk Milletinin meydana getirdiği büyük bir kültür ve medeniyettir. Bu araştırmanın amacı, başlangıcından beri Türk kültür ve medeniyetinin bir aynası olan Türk edebiyatının Yeni Türk Edebiyatı çağıda, Boğaziçi'nin ve onda vücut bulan medeniyetin ne şekilde yansıdığını ortaya koymaktır.
Bizanslılar'dan harap bir şekilde devralınan İstanbul, kısa sürede imar edilerek, büyük ve güzel bir payitaht haline getirilmiştir. Türkler, asırlar içinden gelen medeni birikim ve deneyimlerini, bu şehirde daha özel bir şekilde kullanmışlardır. Şehir içindeki imar hareketi gerçekleştirildikten sonra, gözler boğaziçi'ne çevrilmiş, tabii ve coğrafi açıdan farklı, dünya üzerinde tek olan Boğaziçi, Türklerin tasarruflarıyla, kendine has "icat mahsulü" yeni bir medeniyetin yaşandığı mekan olarak Türk hayatındaki yerini almıştır.