Hayal ettim, hayalimin önündeki manileri tespit ettim. Manileri kaldırdığımda, hayalim kendiliğinden gerçekleşti.
Mustafa Kemal Atatürk
İşitme engeli ile doğan bebeklerin doğumdan kısa süre sonra işitmelerini değerlendiren test bataryalarının geliştirilmesi bence son yıllarda teknolojinin insan yaşamına olan en önemli katkılarından biridir. Aynı şekilde ileri derecede işitme kaybı ile doğan bebeklerin işitmesine olanak veren koklear implant cihazları için bilimsel mucize denebilir. Bilim ve teknolojideki bu iki gelişme işitme engeli ile doğan bebeklerin kaderlerini değiştirmiştir. Bilimsel gelişmelerin toplumlara entegre olması ekonomik ve siyasi faktörlere bağlıdır ayrıca bu gelişmeleri değerlendirecek ve uygulayabilecek insan gücüne ihtiyaç vardır.
Ülkemizde çok değerli hocalarımızın yıllara dayanan emekleri sonucu odyoloji bilim dalında uluslararası düzeyde bilgi ve beceri sahibi bilim insanlarına sahibiz. Odyoloji alanındaki gelişmeler yakından takip edilmekte ve uygulanmaktadır. İşitme kaybı ile doğmuş bebeklerin erken tanılanıp erken müdahele edilmesini amaçlayan yenidoğan işitme taraması projesi de mevcut altyapının sağlam olması nedeniyle başlamış ve başarıya ulaşmış bir programdır.
Öncülüğünü Marmara Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesinin yaptığı yenidoğan işitme taramalarının ülke çapında yaygınlaşması ve her doğan bebeğin işitmesinin değerlendirilmesi en büyük hayalimdi. Ulu önderimizin de söylediği gibi önce manileri kaldırmak gerekiyordu. Toplumda işitme engelli ile doğan bir çocuğun erken işitmesi sağlanırsa konuşabileceği hatta işiten yaşıtları ile aynı okullara gidip eğitim alabileceği gibi bir algı söz konusu değildi, bu algı o dönemlerde gelişmiş ülkelerde bile yaygın değildi bu nedenle yenidoğan işitme taramasının gerekliliğini karar vericilere anlatmak ve ikna etmek gerekiyordu. 2000 yılında Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı Erken Tanı Şube Müdürü olarak Hacettepe Üniversitesi Odyoloji ve Konuşma Bozuklukları Bilim Dalı Başkanı değerli hocam Prof.Dr. Erol Belgin'i ziyaret edip hayalimden bahsettiğimde sevgili hocamın bütün imkanlarını seferber edeceğini ve bu projeyi sonuna kadar destekleyeceğini söylemesi ile yenidoğan işitme taraması projesinin ilk temelleri atılmış oldu. Dönemin Sağlık Bakanlığı çalışanlarının önceleri çok ilgisini çekmeyen projemiz sivil toplum örgütlerinin sağladığı tarama cihazları ile ilk defa 2000 yılında S.B. Ankara Zübeyde Hanım Doğumevinde ve 2003 yılında S.B. Dr.Zekai Tahir Burak Kadın Hastalıkları ve Doğumevinde pilot uygulama olarak başladı. Her iki pilot çalışma Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Hacettepe Üniversitesi işbirliği ile yapıldı. 2004 Yılında Gazi Üniversitesi KBB Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Yusuf Kemaloğlu ile yollarımız kesişti ve Sayın Kemaloğlu'nun değerli katkıları ile yenidoğan işitme taraması pilot çalışması “Ulusal Yenidoğan İşitme Taraması Kampanyası” olarak projelendirildi. Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı'nın koordinasyon görevini üstlendiği “ Ulusal Yenidoğan İşitme Taraması Kampanyası” nda Hacettepe Üniversitesi'nden Prof.Dr. Erol Belgin ve Prof.Dr. Aydan Genç, Gazi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Yusuf Kemaloğlu, Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ferda Akdaş, Dokuz Eylül Üniversitesi'nden Prof.Dr. Bülent Şerbetçioğlu projenin oluşturulması ve yürütülmesini sağlayan proje ortakları ve bilim kurulu olarak görev aldılar, gerek projenin oluşturulması gerek uygulanması aşamalarında büyük bir özveri ile katkıda bulundular. Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü' nün projemize özel bir önem vermesiyle 3 Aralık 2004 yılında Dünya Özürlüler Günü gibi anlamlı bir günde “Ulusal Yenidoğan İşitme Taraması Kampanyası” dönemin Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından bizzat kamuya duyuruldu.
İşitme engeli ile doğan çocuklarımız ve aileleri için kaderlerini değiştiren işitme taraması çok değerli hocalarımız, bürokratlarımız ve özveri ile çalışan tüm sağlık çalışanlarımızın ortak emeği ile gerçekleşmiş ve başarı ile yürütülen bir projedir. Ulu Önder Atatürk'ün evlatları olarak hayallerimizi gerçekleştirirken Atamızın önerdiği gibi manileri kaldırırsak kendiliğinden hayallerimize kavuşuruz. Ülkemizin hayallere ve bu hayalleri gerçekleştirecek gençlere ihtiyacı var. Yenidoğan İşitme Taraması projesinin gençlerimize ilham vermesi ve ülkemize bir çok değerli çalışmalar kazandırmaları için model olmasını dilerim.
2000 yılında tek bir hastane ile başlayan uygulama 2008 yılında 81 ile yayılarak ancak gelişmiş ülkelerde görülebilecek bir hızda yaygınlaşmıştır. Üniversitelerimizde Yenidoğan İşitme Tarama Üniteleri yaygınlaşmış çok sayıda eğitim programları ve yayınlar yapılmaya başlanmıştır. Gerek devlet hastaneleri gerekse özel hastanelerde işitme taramaları rutin hale gelmiştir. Yenidoğan İşitme Tarama Programı ve uygulamaları ile ilgili birkaç kitapçık yayınlanmış olmasına rağmen ihtiyacı tam karşılayacak düzeyde olmamışlardır. Değerli dostum ve değerli bilim insani Prof. Dr. Aydan Genç'in editörlüğünü yaptığı “Yenidoğan İşitme Taraması ve Erken Müdahale El Kitabı” ile çok önemli bir ihtiyaç karşılanacaktır. Yenidoğan İşitme Taramasının tarihçesi, uygulamaları, işitme kaybının tanısı ve erken müdahale ile ilgili oldukça kapsamlı olan bu el kitabı özellikle periferde görev yapan işitme taraması ekipleri için çok yararlı olacaktır. Sadece Odyoloji alanının değil diğer sağlık bilimleri alanlarının da yaralanacağını düşündüğüm bu el kitabını hazırladıkları için Sayın Prof.Dr.Aydan Genç ve değerli bölüm yazarlarını tebrik ederim.
Benan Berrin Ertürk
Hayal ettim, hayalimin önündeki manileri tespit ettim. Manileri kaldırdığımda, hayalim kendiliğinden gerçekleşti.
Mustafa Kemal Atatürk
İşitme engeli ile doğan bebeklerin doğumdan kısa süre sonra işitmelerini değerlendiren test bataryalarının geliştirilmesi bence son yıllarda teknolojinin insan yaşamına olan en önemli katkılarından biridir. Aynı şekilde ileri derecede işitme kaybı ile doğan bebeklerin işitmesine olanak veren koklear implant cihazları için bilimsel mucize denebilir. Bilim ve teknolojideki bu iki gelişme işitme engeli ile doğan bebeklerin kaderlerini değiştirmiştir. Bilimsel gelişmelerin toplumlara entegre olması ekonomik ve siyasi faktörlere bağlıdır ayrıca bu gelişmeleri değerlendirecek ve uygulayabilecek insan gücüne ihtiyaç vardır.
Ülkemizde çok değerli hocalarımızın yıllara dayanan emekleri sonucu odyoloji bilim dalında uluslararası düzeyde bilgi ve beceri sahibi bilim insanlarına sahibiz. Odyoloji alanındaki gelişmeler yakından takip edilmekte ve uygulanmaktadır. İşitme kaybı ile doğmuş bebeklerin erken tanılanıp erken müdahele edilmesini amaçlayan yenidoğan işitme taraması projesi de mevcut altyapının sağlam olması nedeniyle başlamış ve başarıya ulaşmış bir programdır.
Öncülüğünü Marmara Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesinin yaptığı yenidoğan işitme taramalarının ülke çapında yaygınlaşması ve her doğan bebeğin işitmesinin değerlendirilmesi en büyük hayalimdi. Ulu önderimizin de söylediği gibi önce manileri kaldırmak gerekiyordu. Toplumda işitme engelli ile doğan bir çocuğun erken işitmesi sağlanırsa konuşabileceği hatta işiten yaşıtları ile aynı okullara gidip eğitim alabileceği gibi bir algı söz konusu değildi, bu algı o dönemlerde gelişmiş ülkelerde bile yaygın değildi bu nedenle yenidoğan işitme taramasının gerekliliğini karar vericilere anlatmak ve ikna etmek gerekiyordu. 2000 yılında Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı Erken Tanı Şube Müdürü olarak Hacettepe Üniversitesi Odyoloji ve Konuşma Bozuklukları Bilim Dalı Başkanı değerli hocam Prof.Dr. Erol Belgin'i ziyaret edip hayalimden bahsettiğimde sevgili hocamın bütün imkanlarını seferber edeceğini ve bu projeyi sonuna kadar destekleyeceğini söylemesi ile yenidoğan işitme taraması projesinin ilk temelleri atılmış oldu. Dönemin Sağlık Bakanlığı çalışanlarının önceleri çok ilgisini çekmeyen projemiz sivil toplum örgütlerinin sağladığı tarama cihazları ile ilk defa 2000 yılında S.B. Ankara Zübeyde Hanım Doğumevinde ve 2003 yılında S.B. Dr.Zekai Tahir Burak Kadın Hastalıkları ve Doğumevinde pilot uygulama olarak başladı. Her iki pilot çalışma Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Hacettepe Üniversitesi işbirliği ile yapıldı. 2004 Yılında Gazi Üniversitesi KBB Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Yusuf Kemaloğlu ile yollarımız kesişti ve Sayın Kemaloğlu'nun değerli katkıları ile yenidoğan işitme taraması pilot çalışması “Ulusal Yenidoğan İşitme Taraması Kampanyası” olarak projelendirildi. Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı'nın koordinasyon görevini üstlendiği “ Ulusal Yenidoğan İşitme Taraması Kampanyası” nda Hacettepe Üniversitesi'nden Prof.Dr. Erol Belgin ve Prof.Dr. Aydan Genç, Gazi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Yusuf Kemaloğlu, Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ferda Akdaş, Dokuz Eylül Üniversitesi'nden Prof.Dr. Bülent Şerbetçioğlu projenin oluşturulması ve yürütülmesini sağlayan proje ortakları ve bilim kurulu olarak görev aldılar, gerek projenin oluşturulması gerek uygulanması aşamalarında büyük bir özveri ile katkıda bulundular. Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü' nün projemize özel bir önem vermesiyle 3 Aralık 2004 yılında Dünya Özürlüler Günü gibi anlamlı bir günde “Ulusal Yenidoğan İşitme Taraması Kampanyası” dönemin Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından bizzat kamuya duyuruldu.
İşitme engeli ile doğan çocuklarımız ve aileleri için kaderlerini değiştiren işitme taraması çok değerli hocalarımız, bürokratlarımız ve özveri ile çalışan tüm sağlık çalışanlarımızın ortak emeği ile gerçekleşmiş ve başarı ile yürütülen bir projedir. Ulu Önder Atatürk'ün evlatları olarak hayallerimizi gerçekleştirirken Atamızın önerdiği gibi manileri kaldırırsak kendiliğinden hayallerimize kavuşuruz. Ülkemizin hayallere ve bu hayalleri gerçekleştirecek gençlere ihtiyacı var. Yenidoğan İşitme Taraması projesinin gençlerimize ilham vermesi ve ülkemize bir çok değerli çalışmalar kazandırmaları için model olmasını dilerim.
2000 yılında tek bir hastane ile başlayan uygulama 2008 yılında 81 ile yayılarak ancak gelişmiş ülkelerde görülebilecek bir hızda yaygınlaşmıştır. Üniversitelerimizde Yenidoğan İşitme Tarama Üniteleri yaygınlaşmış çok sayıda eğitim programları ve yayınlar yapılmaya başlanmıştır. Gerek devlet hastaneleri gerekse özel hastanelerde işitme taramaları rutin hale gelmiştir. Yenidoğan İşitme Tarama Programı ve uygulamaları ile ilgili birkaç kitapçık yayınlanmış olmasına rağmen ihtiyacı tam karşılayacak düzeyde olmamışlardır. Değerli dostum ve değerli bilim insani Prof. Dr. Aydan Genç'in editörlüğünü yaptığı “Yenidoğan İşitme Taraması ve Erken Müdahale El Kitabı” ile çok önemli bir ihtiyaç karşılanacaktır. Yenidoğan İşitme Taramasının tarihçesi, uygulamaları, işitme kaybının tanısı ve erken müdahale ile ilgili oldukça kapsamlı olan bu el kitabı özellikle periferde görev yapan işitme taraması ekipleri için çok yararlı olacaktır. Sadece Odyoloji alanının değil diğer sağlık bilimleri alanlarının da yaralanacağını düşündüğüm bu el kitabını hazırladıkları için Sayın Prof.Dr.Aydan Genç ve değerli bölüm yazarlarını tebrik ederim.
Benan Berrin Ertürk