Çalışmada; sosyal politika kavramı, sosyal politikanın doğuşu, sanayileşmenin, ikinci dünya savaşının ve küreselleşmenin sosyal politika uygulamalarına etkisi, sosyal politikanın merkezi idareden ademi merkeze yayılması süreci ele alınan temel konuları oluşturmaktadır. Çalışmada ayrıca sosyal politika ile yerel yönetim arasındaki ilişki kurulurken, yerel kalkınma ve yerel kalkınmada rol alan kuruluşlar ile sivil toplum örgütlerinin katkıları da irdelenmektedir.
Çalışmanın özgünlüğünü sağlayan temel hususlardan biri, özel sektörden kamu sektörüne oradan da yerel yönetime kazandırılan yönetişim kavramının sosyal politika çerçevesinde ele alınmasıdır. Kitapta ele alınan kavramlardan biri de küyerelleşmedir. Diğer taraftan sosyal belediyecilik kavramı ve yaygın araçları da detaylı şekilde ortaya konulmaktadır.
Sosyal politikaların niçin yerel düzeyde uygulanması gerektiğini, ülkemizdeki mahalli idarelerde sosyal politika uygulamalarının gelişim sürecini, sosyal belediyeciliğin halka yansımalarını ve yerel sosyal politikaların doğrudan karşılık bulduğu dezavantajlı kesimler bir bütünlük içinde sunulmaktadır.
Çalışmada, yerel yönetim ve sosyal politikalar birlikte ele alınırken, sorunlara palyatif tedbirlerle birlikte ve üzerinde, köklü ve kalıcı çözümler bulunmasına özel bir vurgu yapılarak, sosyal yardım ve hizmetlerin ötesinde politikalar geliştirilmesi gerektiği hususuna dikkat çekilmektedir.
Yerel yönetim ve sosyal politika konularının ayrı ayrı ve birbiriyle ilişkisinin detaylı ve bütünlük içinde ele alındığı bu çalışmanın, karar vericiler, akademisyenler, uygulayıcılar ve ilgililer için faydalı olmasını dileriz.
Çalışmada; sosyal politika kavramı, sosyal politikanın doğuşu, sanayileşmenin, ikinci dünya savaşının ve küreselleşmenin sosyal politika uygulamalarına etkisi, sosyal politikanın merkezi idareden ademi merkeze yayılması süreci ele alınan temel konuları oluşturmaktadır. Çalışmada ayrıca sosyal politika ile yerel yönetim arasındaki ilişki kurulurken, yerel kalkınma ve yerel kalkınmada rol alan kuruluşlar ile sivil toplum örgütlerinin katkıları da irdelenmektedir.
Çalışmanın özgünlüğünü sağlayan temel hususlardan biri, özel sektörden kamu sektörüne oradan da yerel yönetime kazandırılan yönetişim kavramının sosyal politika çerçevesinde ele alınmasıdır. Kitapta ele alınan kavramlardan biri de küyerelleşmedir. Diğer taraftan sosyal belediyecilik kavramı ve yaygın araçları da detaylı şekilde ortaya konulmaktadır.
Sosyal politikaların niçin yerel düzeyde uygulanması gerektiğini, ülkemizdeki mahalli idarelerde sosyal politika uygulamalarının gelişim sürecini, sosyal belediyeciliğin halka yansımalarını ve yerel sosyal politikaların doğrudan karşılık bulduğu dezavantajlı kesimler bir bütünlük içinde sunulmaktadır.
Çalışmada, yerel yönetim ve sosyal politikalar birlikte ele alınırken, sorunlara palyatif tedbirlerle birlikte ve üzerinde, köklü ve kalıcı çözümler bulunmasına özel bir vurgu yapılarak, sosyal yardım ve hizmetlerin ötesinde politikalar geliştirilmesi gerektiği hususuna dikkat çekilmektedir.
Yerel yönetim ve sosyal politika konularının ayrı ayrı ve birbiriyle ilişkisinin detaylı ve bütünlük içinde ele alındığı bu çalışmanın, karar vericiler, akademisyenler, uygulayıcılar ve ilgililer için faydalı olmasını dileriz.