Dünyanın çivisi yerinden çıkmış, taşlar yerinden oynamıştır. Bu küresel karmaşa ortamında haritalar bile değiştirilmeye çalışılmaktadır. Dünyaya yeni bir düzen verilmeye uğraşıldığı bir ortamda; iki kutuplu dengenin sürdüğü soğuk harp dönemlerindeki kadar rahat ve şanslı değiliz. Hiçbir ciddi devletin tartışmadığı ve tartıştırmadığı konular Türkiye'ye tartıştırılmaktadır. Türkiye'yi Türkiye yapan değerler açık arttırmaya çıkarılmaktadır. Cumhuriyet kurulduğundan bu yana bu ölçüde önemli sorunlarla ve tuzaklarla karşılaşmadık. Hayali bir AB üyeliği süreci fırsat bilinerek Türkiye üzerine oynanıyor ve ülke kuşatılıyor. Demokratikleşme ve insan hakları örtüsü altına bir çok şey gizlenebiliyor. Güçlenen sanayimiz çökertilmeye, tarımımız perişan edilmeye gayret ediliyor. Dış politika dış borç ve cari açığın ipoteği altına giriyor. Sözde ırkçılığa karşıymış gibi görünen çevreler Türkiye'de Türk'e karşı ırkçılık yapıyor. Bu gerçekler paranoya mı? Eğer milli bağımsızlığını ve egemenliğini yitirmiş, ekonomik değerlerine el konmuş, tanınmaz hale gelmiş, millet olmaktan çıkıp kalabalıklaştırılmış bir Türkiye'yi arzuluyorsanız, dünün sömürgecileri tarafından itilmiş ve kakılmışlığı içinize sindirebiliyorsanız, elinizdeki kitap size yardımcı olamayacaktır. Yol ayrımındaki ülkemiz dün olduğu gibi bugün de önündeki engel ve tuzakları parçalayarak aşacaktır. Tabii demokrasi içinde...
Dünyanın çivisi yerinden çıkmış, taşlar yerinden oynamıştır. Bu küresel karmaşa ortamında haritalar bile değiştirilmeye çalışılmaktadır. Dünyaya yeni bir düzen verilmeye uğraşıldığı bir ortamda; iki kutuplu dengenin sürdüğü soğuk harp dönemlerindeki kadar rahat ve şanslı değiliz. Hiçbir ciddi devletin tartışmadığı ve tartıştırmadığı konular Türkiye'ye tartıştırılmaktadır. Türkiye'yi Türkiye yapan değerler açık arttırmaya çıkarılmaktadır. Cumhuriyet kurulduğundan bu yana bu ölçüde önemli sorunlarla ve tuzaklarla karşılaşmadık. Hayali bir AB üyeliği süreci fırsat bilinerek Türkiye üzerine oynanıyor ve ülke kuşatılıyor. Demokratikleşme ve insan hakları örtüsü altına bir çok şey gizlenebiliyor. Güçlenen sanayimiz çökertilmeye, tarımımız perişan edilmeye gayret ediliyor. Dış politika dış borç ve cari açığın ipoteği altına giriyor. Sözde ırkçılığa karşıymış gibi görünen çevreler Türkiye'de Türk'e karşı ırkçılık yapıyor. Bu gerçekler paranoya mı? Eğer milli bağımsızlığını ve egemenliğini yitirmiş, ekonomik değerlerine el konmuş, tanınmaz hale gelmiş, millet olmaktan çıkıp kalabalıklaştırılmış bir Türkiye'yi arzuluyorsanız, dünün sömürgecileri tarafından itilmiş ve kakılmışlığı içinize sindirebiliyorsanız, elinizdeki kitap size yardımcı olamayacaktır. Yol ayrımındaki ülkemiz dün olduğu gibi bugün de önündeki engel ve tuzakları parçalayarak aşacaktır. Tabii demokrasi içinde...