Yüce Allah'ın insanlar için beğenip seçtiği din olan İslam kalesini yıkmak isteyenlerin en önemli saldırı araçlarından biri/bahaneleri İslam dininin akıl/bilim dışı olduğu veya akılla/bilimle çatıştığı tezidir. Aslında onlar da islam'da akıl-dışı veya bilim dışı bir şey olmadığını biliyorlar, ama başka hücum edecek yönler bulmakta zorlanıyorlar. İslam'ın akıl-dışı/bilim-dışı olması mümkün değildir, o olsa olsa akıl üstü/bilim üstü olarak vasıflandırılabilir. İslam teslimiyet dinidir. Bütün yaratılmışların üzerinde bir "üst akıl" vardır ki bu da "Yaratıcıdır. Biz Kuranda veya reel hayatta henüz anlaşılamamış şeylerin var olduğunu biliyoruz, ama bunun Üst-aklın/ Yaratıcının bilgisi dahilinde olduğuna inanıyoruz.
Onlar ise anlayamadıkları şeylerin ve gaybla ilgili haberlerin İslam'ın eksikliğine ve geçersizliğine delil olduğu safsatasını bahane ediniyorlar. Bu düşüncelerle de gençlerin beynini yıkamaya çalışıyorlar. İşte bu mülahazaların yok hükmünde olduğunu ispatlayan bu eseri kaleme alan yazarımız, onların bu iddialarını çürütecek Kur'an-ı Kerim'deki ve Sünnet-i Nebeviyye'deki delillerin bir kısmını beyan ediyor. Nereden geldiğimizi, Allah'ın / Yaratıcının varlığını, Peygamberinin hak olduğunu, İslam'ın izzetini ve Müminlerle kafirlerin sonlarının neler olduğunu izah eden bu eser; adeta bu kitapta "anlatılanlar akla da, bilime de uygundur" diyerek gençlerin yolunu belirliyor! Bir nevi kabirdeki ölüye sorulan "Rabbin kim, Peygamberin kim, dinin nedir?" şeklindeki sorulara cevaplar vererek gençleri bu dünyadayken yolunu (cenneti ya da cehennemi) seçmeye yönlendiriyor.
İstikamet üzere yürüyen kullarından olmayı yüce Allah'tan niyaz ederek bu eserin yazana, yayınlayana, ve okuyana faydalı olmasını dileriz.
Yüce Allah'ın insanlar için beğenip seçtiği din olan İslam kalesini yıkmak isteyenlerin en önemli saldırı araçlarından biri/bahaneleri İslam dininin akıl/bilim dışı olduğu veya akılla/bilimle çatıştığı tezidir. Aslında onlar da islam'da akıl-dışı veya bilim dışı bir şey olmadığını biliyorlar, ama başka hücum edecek yönler bulmakta zorlanıyorlar. İslam'ın akıl-dışı/bilim-dışı olması mümkün değildir, o olsa olsa akıl üstü/bilim üstü olarak vasıflandırılabilir. İslam teslimiyet dinidir. Bütün yaratılmışların üzerinde bir "üst akıl" vardır ki bu da "Yaratıcıdır. Biz Kuranda veya reel hayatta henüz anlaşılamamış şeylerin var olduğunu biliyoruz, ama bunun Üst-aklın/ Yaratıcının bilgisi dahilinde olduğuna inanıyoruz.
Onlar ise anlayamadıkları şeylerin ve gaybla ilgili haberlerin İslam'ın eksikliğine ve geçersizliğine delil olduğu safsatasını bahane ediniyorlar. Bu düşüncelerle de gençlerin beynini yıkamaya çalışıyorlar. İşte bu mülahazaların yok hükmünde olduğunu ispatlayan bu eseri kaleme alan yazarımız, onların bu iddialarını çürütecek Kur'an-ı Kerim'deki ve Sünnet-i Nebeviyye'deki delillerin bir kısmını beyan ediyor. Nereden geldiğimizi, Allah'ın / Yaratıcının varlığını, Peygamberinin hak olduğunu, İslam'ın izzetini ve Müminlerle kafirlerin sonlarının neler olduğunu izah eden bu eser; adeta bu kitapta "anlatılanlar akla da, bilime de uygundur" diyerek gençlerin yolunu belirliyor! Bir nevi kabirdeki ölüye sorulan "Rabbin kim, Peygamberin kim, dinin nedir?" şeklindeki sorulara cevaplar vererek gençleri bu dünyadayken yolunu (cenneti ya da cehennemi) seçmeye yönlendiriyor.
İstikamet üzere yürüyen kullarından olmayı yüce Allah'tan niyaz ederek bu eserin yazana, yayınlayana, ve okuyana faydalı olmasını dileriz.