Yunus; "Aslım haktır şek değil" diyerek; insanın kurtuluşunun nefsiyle arasına koyduğu mesafeye aşkı yerleştirmesiyle gerçekleşeceğini bildirmektedir.
Bir insan… Kim olursa olsun… Dünyadaki en şenii işlerin sorumlusu dahi olsa o bir insandır. İnsan olması, oluşu ve gelişi gereği onu kutsal kılmaktadır. İlk insan hazreti Âdem aynı zamanda ilk peygamberdi. İnsan olarak var olmuş olmak başlı başına bir erdem ve Allah tarafından kişiye verilmiş en büyük nimettir.
Yunus olmak kırılmadan eğilmek, kendi hakkından isteyerek vazgeçmek, yıkmadan yapmak, suçlamadan affetmektir. Affı olmayan hiçbir suç olmadığını bilerek her kabahatin bağışlayıcılık karşısında küçüleceğine inanmaktır. Her utancın insanın nefsaniyetinin ürünü olduğunu, buna karşın insanın nefsaniyetsiz olmasının da mümkün olamayacağını bilmektir
Yunus olmak; hakikatin muhafazakârlığını yaparken aynı zamanda; yenilikçi, inkılâpçı, devrimci olmaktır. Bütün değişimlerin özünde insanın kendi içsel devriminin bulunduğunu, eğer insandaki bu en temel içsel devrim gerçekleşmemiş olsaydı, İnsanlığın bu gün sahip olduğu hakların çok daha azı ile yetiniyor olacağını bilmektir.
Yunus; "Aslım haktır şek değil" diyerek; insanın kurtuluşunun nefsiyle arasına koyduğu mesafeye aşkı yerleştirmesiyle gerçekleşeceğini bildirmektedir.
Bir insan… Kim olursa olsun… Dünyadaki en şenii işlerin sorumlusu dahi olsa o bir insandır. İnsan olması, oluşu ve gelişi gereği onu kutsal kılmaktadır. İlk insan hazreti Âdem aynı zamanda ilk peygamberdi. İnsan olarak var olmuş olmak başlı başına bir erdem ve Allah tarafından kişiye verilmiş en büyük nimettir.
Yunus olmak kırılmadan eğilmek, kendi hakkından isteyerek vazgeçmek, yıkmadan yapmak, suçlamadan affetmektir. Affı olmayan hiçbir suç olmadığını bilerek her kabahatin bağışlayıcılık karşısında küçüleceğine inanmaktır. Her utancın insanın nefsaniyetinin ürünü olduğunu, buna karşın insanın nefsaniyetsiz olmasının da mümkün olamayacağını bilmektir
Yunus olmak; hakikatin muhafazakârlığını yaparken aynı zamanda; yenilikçi, inkılâpçı, devrimci olmaktır. Bütün değişimlerin özünde insanın kendi içsel devriminin bulunduğunu, eğer insandaki bu en temel içsel devrim gerçekleşmemiş olsaydı, İnsanlığın bu gün sahip olduğu hakların çok daha azı ile yetiniyor olacağını bilmektir.