Yüreğimle Koşuyorum bilinen anlamda bir roman olmayıp, inancın, azim ve iradenin neleri başarabileceğinin kanıtı olabilecek bir gerçek hikâyedir. Zira;
Asıl engel bedende değil zihinde olandır. Kişi zihnen engelli olduğuna inanırsa ve kendini işe yaramaz hissederse, hayatı hem kendisine hem de yakınlarına çekilmez kılar. Bedeni engeller kişiyi yapmak istediği işlerde kısıtlamaya yetmez. Azim, şükür ve gayret olursa, engel engel olmaktan çıkar.
Biyografik roman tarzından kaleme alınmış bu kitap özgüven ve bitip tükenmek bilmeyen bir azmin öyküsü. Fatma Eyi... 38 yaşında, hayata gülümseyen gözleriyle bakan, sevgi dolu biri. Beyincikteki hareket kontrolünü sağlayan damarı tıkalı olarak dünyaya geldi. Bu, hayatı boyunca yürüyememesi ve ellerini kullanamaması demekti ancak bu durum ona engel olamazdı, olmadı da...
Fatma Eyi vazgeçilmezi olan engelini hayatı boyunca problem etmedi. Bunu kabul etti ve engeliyle yapabileceğine inandığı her şeyi yaptı.
Bu romanda Fatma Eyi'nin engelini yok etmeyi nasıl başardığını görecek, kendini akranlarıyla eşitlemesinin hatta onları pek çok konuda aşmasının serüvenini bulacaksınız. İnanç ve azmi karşısında hayrete düşecek, kendinizle hesaplaşmaya başlayacaksınız. Sahip olduklarınıza rağmen memnuniyetsiz kaldığınız durumları, şükürden uzak yaşayışınızı sorgulamaya gidecek ve bu gerçek yaşam öyküsünü ibret alarak okuyacaksınız.
Elinizden bırakamayacağınız, bir solukta bitireceğiniz ve kendinizden çok şeyler bulacağınız bu romanı çok seveceksiniz.
Yüreğimle Koşuyorum bilinen anlamda bir roman olmayıp, inancın, azim ve iradenin neleri başarabileceğinin kanıtı olabilecek bir gerçek hikâyedir. Zira;
Asıl engel bedende değil zihinde olandır. Kişi zihnen engelli olduğuna inanırsa ve kendini işe yaramaz hissederse, hayatı hem kendisine hem de yakınlarına çekilmez kılar. Bedeni engeller kişiyi yapmak istediği işlerde kısıtlamaya yetmez. Azim, şükür ve gayret olursa, engel engel olmaktan çıkar.
Biyografik roman tarzından kaleme alınmış bu kitap özgüven ve bitip tükenmek bilmeyen bir azmin öyküsü. Fatma Eyi... 38 yaşında, hayata gülümseyen gözleriyle bakan, sevgi dolu biri. Beyincikteki hareket kontrolünü sağlayan damarı tıkalı olarak dünyaya geldi. Bu, hayatı boyunca yürüyememesi ve ellerini kullanamaması demekti ancak bu durum ona engel olamazdı, olmadı da...
Fatma Eyi vazgeçilmezi olan engelini hayatı boyunca problem etmedi. Bunu kabul etti ve engeliyle yapabileceğine inandığı her şeyi yaptı.
Bu romanda Fatma Eyi'nin engelini yok etmeyi nasıl başardığını görecek, kendini akranlarıyla eşitlemesinin hatta onları pek çok konuda aşmasının serüvenini bulacaksınız. İnanç ve azmi karşısında hayrete düşecek, kendinizle hesaplaşmaya başlayacaksınız. Sahip olduklarınıza rağmen memnuniyetsiz kaldığınız durumları, şükürden uzak yaşayışınızı sorgulamaya gidecek ve bu gerçek yaşam öyküsünü ibret alarak okuyacaksınız.
Elinizden bırakamayacağınız, bir solukta bitireceğiniz ve kendinizden çok şeyler bulacağınız bu romanı çok seveceksiniz.