Yüzümüzü Ağartan, Ahmet Örs'ün 2004-2008 arasında yayımlanan öykülerinden oluşuyor.
Bir Bağdat havası yaşıyor, bir Kandehar. Elemini yüreğinden gözlerine, oradan da sözlerine taşıyor. Hüznünü öfkesiyle harmanlıyor. Çocuğuna Fellûce adını veriyor. Bir yürüyüş oluyor caddelerde, öfkesini kalabalıklarla paylaşıyor. Sıktığı yumruklarıyla bir inanç coğrafyasını dünyaya haykırıyor, zâlimlere lânetin en ağırını çağırıyor. Gazze'nin adını Kudüs'le birleştiriyor, yaşadığı şehrin adı yapıyor.
Yüzümüzü Ağartan, Ahmet Örs'ün 2004-2008 arasında yayımlanan öykülerinden oluşuyor.
Bir Bağdat havası yaşıyor, bir Kandehar. Elemini yüreğinden gözlerine, oradan da sözlerine taşıyor. Hüznünü öfkesiyle harmanlıyor. Çocuğuna Fellûce adını veriyor. Bir yürüyüş oluyor caddelerde, öfkesini kalabalıklarla paylaşıyor. Sıktığı yumruklarıyla bir inanç coğrafyasını dünyaya haykırıyor, zâlimlere lânetin en ağırını çağırıyor. Gazze'nin adını Kudüs'le birleştiriyor, yaşadığı şehrin adı yapıyor.