“… Annesinin tutumu yüzünden tehlikeli bir ormana dönüşen lunaparktan ve araba şeklindeki canavarlardan kurtulmak için dehşete kapılan Cumali, ellerini açarak annesine bakarken ne yapması gerektiğini bilemiyordu. Sağından solundan çarpan arabaların arasında sıkıştığından tam anlamıyla bir çıkmazı yaşıyordu. Bu hal karşısında kaşlarını çatan annesi, “Ne ellerini açıp duruyorsun Cumali!” diye sesleniyordu, “Bana bakma öyle. Ellerini açıp duracağına önündeki direksiyonu tutsana!..” İkide bir arkasından önünden vuran arabaların şiddetiyle sarsılan Cumali önündeki direksiyonu göremiyordu. Nasıl görsündü ki, onun derdine çare oyuncak arabaya monte edilen bu direksiyon değildi ki. O, suçlu gözlerle sağına soluna bakınırken kendi direksiyonunu arıyordu. Benliğinin kumandasının başkalarının elinde olmasına katlanamadığı için gözleri bulanmış, dudakları börtmüştü. Diğer çocukların gülüşleri ve mekanik gürültüler yüzünden ağlayışını da duyan yoktu…”
“… Annesinin tutumu yüzünden tehlikeli bir ormana dönüşen lunaparktan ve araba şeklindeki canavarlardan kurtulmak için dehşete kapılan Cumali, ellerini açarak annesine bakarken ne yapması gerektiğini bilemiyordu. Sağından solundan çarpan arabaların arasında sıkıştığından tam anlamıyla bir çıkmazı yaşıyordu. Bu hal karşısında kaşlarını çatan annesi, “Ne ellerini açıp duruyorsun Cumali!” diye sesleniyordu, “Bana bakma öyle. Ellerini açıp duracağına önündeki direksiyonu tutsana!..” İkide bir arkasından önünden vuran arabaların şiddetiyle sarsılan Cumali önündeki direksiyonu göremiyordu. Nasıl görsündü ki, onun derdine çare oyuncak arabaya monte edilen bu direksiyon değildi ki. O, suçlu gözlerle sağına soluna bakınırken kendi direksiyonunu arıyordu. Benliğinin kumandasının başkalarının elinde olmasına katlanamadığı için gözleri bulanmış, dudakları börtmüştü. Diğer çocukların gülüşleri ve mekanik gürültüler yüzünden ağlayışını da duyan yoktu…”