"Bu çalışma bir yolculuğun hikayesidir; bu yolculuğu "yumurtanın beyazından sarısına doğru bir yolculuk" olarak tanımlıyorum. Yumurta da nereden çıktı diye sorarsanız, bu metaforu stoacılardan aldığımı söylerim. Stoacılar felsefeyi kabuğu mantık, beyazı fizik, sarısı da etik olan bir yumurtaya benzetirlermiş...
Kimi felsefeciler "etik" kavramının, Yunancada, iyi bir varoluş tarzı, bilgece bir eylem yolu arayışına da karşılık geldiğini hatırlatır. Etiğin bu yorumu bana çok anlamlı geliyor. Çünkü, etiğin özünde bir yol arayışı olarak anlaşılması, aranan şey ile arayışın kendisini örtüştürüyor. Ve bu örtüşme bana "Simurg" hikayesini hatırlatıyor...
"Bu çalışma bir yolculuğun hikayesidir; bu yolculuğu "yumurtanın beyazından sarısına doğru bir yolculuk" olarak tanımlıyorum. Yumurta da nereden çıktı diye sorarsanız, bu metaforu stoacılardan aldığımı söylerim. Stoacılar felsefeyi kabuğu mantık, beyazı fizik, sarısı da etik olan bir yumurtaya benzetirlermiş...
Kimi felsefeciler "etik" kavramının, Yunancada, iyi bir varoluş tarzı, bilgece bir eylem yolu arayışına da karşılık geldiğini hatırlatır. Etiğin bu yorumu bana çok anlamlı geliyor. Çünkü, etiğin özünde bir yol arayışı olarak anlaşılması, aranan şey ile arayışın kendisini örtüştürüyor. Ve bu örtüşme bana "Simurg" hikayesini hatırlatıyor...