Kapitalizmin ortaya çıkardığı eşitsizlikler üzerine kurulu olan modern filantropi (hayırseverlik), toplumsal sorunları sadece cömertlikle değil yatırım ve planlama yoluyla bilimsel yöntemlerle çözmeyi hedeflemektedir.
Günümüzde şirket-vakıf işbirliğine dayanan eğilimin somut biçimlerinden biri olarak filantrokapitalizm ise emeğin ve doğal kaynakların sömürülmesi yoluyla biriktirilen kârların, işletme yaklaşımları dolayımıyla görünüşte sosyal refahın iyileştirilmesi, gerçekte ise çıkar yönelimli kullanılmasını ifade etmektedir.
Bu kitap Carnegie, Rockefeller, Ford ve Gates Vakfı gibi sırasıyla çelik, petrol, otomobil ve bilişim endüstrilerinde elde edilen kârlarla oluşturulan büyük Amerikan vakıflarının filantropik hedeflerle 19.yüzyılın sonlarından itibaren başta sağlık, eğitim, tarım, beşeri ve sosyal bilimler olmak üzere birçok alanda yol açtıkları değişim ve dönüşümü farklı bir mercekle ele almaktadır. Amerikan vakıflarının faaliyetlerinin ABD'nin askeri, siyasi ve kültürel hegemonyası bağlamında ele alınmadıkça tam anlamıyla anlaşılamayacağının ileri sürüldüğü kitapta vakıfların modern kapitalizmin bir ürünü olarak halk sağlığının ve tıbbın kurumsallaşmasına, bilimin ve kültürün yeniden üretimine, Amerikan iç ve dış politikasının oluşturulmasına kadar birçok alanda hangi saiklerle hareket ettikleri ve nasıl bir rol oynadıklarına ışık tutulmaktadır.
İşte titiz ve özenli bu çalışma ile dünya ve özellikle de Türkiye bağlamında vakıfların yürüttükleri programların akademik literatürde pek değinilmeyen sistematik bir analizi, detaylı bir kaynak ve arşiv çalışması ile gözler önüne serilmektedir.
Kapitalizmin ortaya çıkardığı eşitsizlikler üzerine kurulu olan modern filantropi (hayırseverlik), toplumsal sorunları sadece cömertlikle değil yatırım ve planlama yoluyla bilimsel yöntemlerle çözmeyi hedeflemektedir.
Günümüzde şirket-vakıf işbirliğine dayanan eğilimin somut biçimlerinden biri olarak filantrokapitalizm ise emeğin ve doğal kaynakların sömürülmesi yoluyla biriktirilen kârların, işletme yaklaşımları dolayımıyla görünüşte sosyal refahın iyileştirilmesi, gerçekte ise çıkar yönelimli kullanılmasını ifade etmektedir.
Bu kitap Carnegie, Rockefeller, Ford ve Gates Vakfı gibi sırasıyla çelik, petrol, otomobil ve bilişim endüstrilerinde elde edilen kârlarla oluşturulan büyük Amerikan vakıflarının filantropik hedeflerle 19.yüzyılın sonlarından itibaren başta sağlık, eğitim, tarım, beşeri ve sosyal bilimler olmak üzere birçok alanda yol açtıkları değişim ve dönüşümü farklı bir mercekle ele almaktadır. Amerikan vakıflarının faaliyetlerinin ABD'nin askeri, siyasi ve kültürel hegemonyası bağlamında ele alınmadıkça tam anlamıyla anlaşılamayacağının ileri sürüldüğü kitapta vakıfların modern kapitalizmin bir ürünü olarak halk sağlığının ve tıbbın kurumsallaşmasına, bilimin ve kültürün yeniden üretimine, Amerikan iç ve dış politikasının oluşturulmasına kadar birçok alanda hangi saiklerle hareket ettikleri ve nasıl bir rol oynadıklarına ışık tutulmaktadır.
İşte titiz ve özenli bu çalışma ile dünya ve özellikle de Türkiye bağlamında vakıfların yürüttükleri programların akademik literatürde pek değinilmeyen sistematik bir analizi, detaylı bir kaynak ve arşiv çalışması ile gözler önüne serilmektedir.